İki yaşlı adam oturmuş, kendi unutkanlıklarını konuşuyorlar. Biri diyor ki:

- Artık o kadar unutkan oldum ki, bazen merdivenin ortasında duruyorum, aşağı mi iniyordum yukarı mı çıkıyordum hatırlayamıyorum!

Öteki araya giriyor;

- Yapma yahu!... Bir doktor var, sen de ona git!.. Ben çok faydasını gördüm! diyor.

- Kim o doktor?

- Dur, hani bir aşk hikayesi vardı, adam dağları deliyordu, kimdi o?

- Ferhat.

- Peki sevgilisinin adı neydi?

- Şirin.

Adam sevinir, mutfağa doğru seslenir:

Oy ver:
loading
2.5(13 oy)

Yavru kutup ayısı annesine sorar:

- Anne sen kutup ayısı mısın?

- Evet yavrum!

- Peki ben kutup ayısı mıyım?

- Evet yavrum!

Sonra babasının yanına gider...

- Baba sen kutup ayısı mısın?

- Evet yavrum!

- Peki ben kutup ayısı mıyım?

- Evet yavrum!

Buradan da ablasının yanına...

- Abla sen kutup ayısı mısın?

- Evet canım!

- Peki ben kutup ayısı mıyım?

- Evet canım!

- Eee... Ben niye üşüyorum anasını satayım!!!

Oy ver:
loading
4(11 oy)

İki cüce erkek kardeş, yine iki cüce kız kardeşle evlenmişler ve balayına gitmişler. Gittikleri otelde bitişik odaları tutmuşlar. Birinci çift ilk gecelerinde uğraşmışlar, uğraşmışlar ama başarısız olmuşlar. Keyifleri kaçmış yan odadan gelen sesleri dinlemeye başlamışlar. Bir de ne duysunlar. Yarım saatte bir "Haydi Allah hop hop hop" diye sesler geliyormuş. Sabah olunca kahvaltıya inmişler. İştahsız bir şekilde kahvaltıyı didiklerken diğer bütün gece hoplayan cüce çift gelmiş. Hoplayan cüceler:

- Kardeş geceniz nasıl geçti?

Bizimkiler:

- Hiiç… Yatıp uyuduk!

Oy ver:
loading
3.5(4 oy)

Köylü, karısı ile, yetiştirdiği sebzeleri arabasına yüklemiş satmaya götürüyorlarmış. Yola çıkınca çok geçmeden kadın:

- Aliiiii... Hele bi yol öpsene beni!

Adam, arabayı durdurmuş öpmüş karısını ve tekrar yola devam etmişler. Az sonra kadın:

- Aliiiii... Bir de şu yanağımdan öp gayri!

Araba yine durmuş, yine öpücük ve yola devam. Derken yine kadın:

- Aliiiii... Biraz da şu bacağımı okşasan ya...

Oy ver:
loading
4(5 oy)

Tavşan ormanda koşuyormuş. Koşarken bir bakmış bir zürafa ağaca yaslanmış, esrarı sarmış, tam yakacak:

- Dur zürafa kardeş! Kendini bu şekilde zehirleme gel sen de bana katıl beraber ormanda koşalım!

Zürafa:

- Olur tavşan kardeş, demiş.

Ve tavşanla zürafa ormanda balamışlar koşmaya... Az ilerde bir bakmışlar ki Fil; açmış masayı önüne almış eline kredi kartını kokaini kırıyor, şekil veriyor... Tam boru şekline getirdiği parayla kokaini çekecekken tavşan hemen bağırmış:

Oy ver:
loading
3.5(9 oy)

Sayfalar