Deli Fıkraları

Deli fıkraları; akıl hastalarının düşünce yapılarını konu edinir. Dikkat edilmesi gereken de zaten akıl hastalığının, düzgün düşünememekten ileri gelmesidir.

İki deli tımarhanede aynı odada kalıyorlarmış. Odanın kapısına bir anahtar uydurmuşlar her gece kaçıp geziyorlarmış. Bir gün görevli odanın kapısını açık unutmuş. Bunlar kapının yanına gelmişler kapı açık. Bir deli diğerine demiş ki:

- Eyvah bu gece kapı açık nasıl kaçacağız?

Öbürü de:

- Akıllıya bak bu gece de pencereden atlarız, demiş.

Oy ver:
loading
4(10 oy)

İki deli oyun oynamaya karar vermiş. Biri diğerine: "Hadi ben kasap olayım, sen de müşteri ol" demiş. Diğeri de kabul etmiş. Müşteri olan deli, kasaba gelmiş ve:

- Bir kilo odun verir misin usta? demiş.

Diğeri de:

- Olur, peki şişeleri getirdin mi? demiş.

Oy ver:
loading
2.5(10 oy)

Bir akıl hastanesini ziyareti sırasında, adamın biri sorar:

- Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz?

Doktor:

- Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç şey veriyoruz. Bir kaşık, bir fincan ve bir kova. Sonra da kişiye küveti nasıl boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz. Siz ne yapardınız?

Adam:

- Ooo!... Anladım... Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova kaşık ve fincandan büyük.

- Hayır, der doktor. Normal bir insan küvetin tıpasını çeker!...

Oy ver:
loading
4(9 oy)

Doktor akıl hastasına sorar:

- Bir kulağını kesersem ne olur?

- Canım yanar.

- Ya iki kulağını kesersem?

- O zaman iyi göremem?

- Peki ama niçin?

- Niçini var mı doktor? Gözlüğü nereme takacağım?...

Oy ver:
loading
4.5(23 oy)

Delinin biri, çiviyi tersine çevirerek sivri tarafına vura vura duvara çakmaya başlamış. Onun bu halini gören başka bir deli işe karışmış:

- Baksana, yahu! Sen yanlış bir iş görüyorsun! Bu çivi karşıki duvarın çivisi olacak galiba!...

Oy ver:
loading
4(5 oy)

Sayfalar