asker

Bir yüzbaşı ile emireri, bir trende yolculuk ediyorlar. Aynı kompartımanda, çok alımlı bir kız ile annesi de var. Yolculuk olağan seyrinde devam ederken, tren tünele giriyor... Tren tüneldeyken o karanlıkta bir hareketlilik oluyor. Önce bir öpücük sesi, sonrasında ise çok kuvvetli bir tokat sesi duyuluyor. Tren tünelden çıktığında, herkes şaşkın... Yüzbaşının yanağı da kıpkırmızı...

Oy ver:
loading
4(3 oy)

Çoğunluğunu lazların teşkil ettiği komando bölüğü 10 gündür ormanda, çamurda, aç susuz, pislik içinde eğitim yapmaktadır. 11.nci gün komutan çavuş; Dursun'u çağırır: "Çavuş,10 gündür bölük gayet iyi bir performans gösterdi biz de onları ödüllendirelim, bugün çamaşır değiştirebilirler artık...". Dursun: "Başüstüne Komutanı!". Dursun Çavuş, bir heves koşarak bölüğü toplar: "Sizlere çok sevineceğiniz bir haber getirdim. Komutan izin verdi. Bugün erat çamaşır değistirecek, sıraya geçin... Değiştirin... Temel sen İdris'le... İsmail sen Kemal'la... Sadık sen Cemal'la...

Oy ver:
loading
4(2 oy)

Uçakta kapı açılmış, acemi erler teker teker paraşütle aşağı atlıyorlardı. Erlerden biri sırası geldiginde komutanına dönerek: "Komutanım dün gece rahmetli annem rüyama girdi. Oğlum o paraşütle atlama açılmayacak, dedi." diye anlatmış. Komutan: "Korkma oğlum, rüyalarda her gördüğüne de inanma." demiş fakat askeri sakinleştirememiş. Komutan bakmış olmayacak, askere dönmüş:

- Ver paraşütünü bana, sen de benimkini al, demiş.

Oy ver:
loading
4.5(4 oy)

Hoca, Timur Han'ın askerlerinin yanından geçerken; askerlerin nişancı komutanı tarafından çağırılır.

- Hocam şu ağaca yaslanın da askerlerimin hünerlerini size göstereyim!

Askerlere emir verir:

- Rahat... Hazır ol... Ateş!..

Hoca'nın kavuğuna tam 10 ok gelmiş kavuk delik deşik olmuştur. Komutan:

- Hocam askerlere söyleyeyim de size yeni bir kavuk getirsinler.

- Komutanım söyleyin bir adet de şalvar getirsinler.

- Hocam biz sizin şalvarınıza bir şey yapmadık ki, ne oldu? Hayırdır?

Oy ver:
loading
4.5(14 oy)

Albay, binbaşıya:

- Yarın güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı görsünler. Ben de orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi vereceğim. Şayet yağmur yağarsa, bir şey göremeyiz. O zaman erleri, üstü kapalı talimgaha götürürsün.

Binbaşı, yüzbaşıya:

- Albayın emri ile yarın sabah saat dokuzda güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir olay değildir. Şayet hava kapalı olursa bir şey görülemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır.

Oy ver:
loading
2.5(8 oy)

Sayfalar