Karadenizli

Temel, her gün sınır kapısından, selesinde kum dolu bir bisikletle geçiyormuş. Gümrük memuru da her gün, Temel'in üzerini ve bisikletin selesindeki kumu didik didik arıyormuş: çünkü Temel'in kaçakçılık yaptığına eminmiş. Bu yıllarca devam etmiş Temel yaşlanmış sınırdan geçmez olmuş, gümrük memuru emekli olmuş. Gümrük memuru dayanamayıp birgün kahvehanede Temel'in yanına gidip sormuş:

- Yıllarca gümrükten bir şeyler kaçırdığına eminim ama hiç yakalayamadım, söylesene sen sınırdan ne kaçırıyordun kuzum?

Temel mahçup bir halde kısık sesle cevap vermiş:

- Bisiklet!!!

Cemal iki tane piyango bileti almış. Temel karşı çıkmış:

- Manyak Cemal, Niye içi tane pilet aldun? Puyuk ikramiye pi tane!...

Temel ve arkadaşları Akmerkez'de gezerken elektrikler kesilmiş. Dört saat yürüyen merdivende mahsur kalmışlar.

Temel bir gün James Bond'la tanışma fırsatını bulmuş. Bond:

- Selam Temel. Ben Bond. James Bond!

Bizim Temel de, geri kalmayacak ya:

- Merhaba ben de Mel. Te... mel!

Temel ile Dursun, parasızlıktan bıkıp para kazanmak ister ve karar verirler. Türkiye'yi bırakıp Amerika'ya giderler. Bir parkta otururlarken, Temel: "Dursun, biz burada ayrılalım ve 1 sene sonra bir daha burada buluşalım" der. Dursun da: "Tamam olur." der. 1 sene sonra Dursun parka gelir. Bir bakar Temel limuzinle gelir. Dursun şaşırır ve dayanamayıp Temele sorar:

- Ula Temel. Bu kadar parayı nereden buldun?

Temel:

- Ula bi tuvalet yaptım. 1 dolar atıyorsun, fermuarı indiriyor şeyini çıkartıyor işini yaptırıyor ve şeyini yerine koyup fermuarı kapatıyor. Makine hakkında devamını oku »