yaşlı

Huzurevinin bahçesinde iki tonton yaşlı adam bir banka oturmuş laflıyorlar:

- Aaah... Ah! yaş oldu 73, elim ayağım tutmuyor, her tarafım ağrıyor. Benle aynı yaşta değil misin ya sen kendini nasıl hissediyorsun?

- Yeni doğmuş bir bebek gibi!

- Aa? Nasıl yani?

- Kafada saç yok, ağızda diş yok, galiba az önce de altıma yaptım!...

Oy ver:
loading
3.5(6 oy)

Adamın biri yolda yürürken yaşlıca bir adama rastlamış. Bir de bakmış ki yaşlı adam, ellerini arkasına kenetlemiş öylece kendisine bakıyormuş. Biraz yaklaşınca yaşlı adam:

- Evladım senden bişey rica edebilir miyim?... Şu fermuarımı indirip beni işetebilir misin?... Sana zahmet, demiş.

Genç adam, yaşlı adamın haline acıyarak istenileni yapmış. Daha sonra yoluna devam ederken kollarının olmadığını sanıp acıdığı yaşlı adama, arkasını dönerek son kez bakmış. Bir de ne görsün; yaşlı adam elini kolunu sallayarak ilerliyor. Hemen geri dönüp yaşlı adamı yakalayıp sormuş:

Oy ver:
loading
3.5(46 oy)

Üç tıp öğrencisi yolda yürüyormuş. Önlerinde paytak paytak, sıkıntıyla ve zorla yürüyen yaşlı bir adam dikkatlerini çekmiş. Aralarında yaşlı adamın sorununun ne olduğuna dair bir tartışma başlamış. Birincisi apandist olabileceğini söylemiş. İkincisi böbrek taşı olduğunu ileri sürmüş. Üçüncüsü ise bağırsak düğümlenmesi diye tutturmuş. Bir türlü aralarında karara varamayınca yaşlı adama sormaya karar vermişler. Hep beraber yaşlı adamın yanına gidip sormuşlar. Yaşlı adam ise aynı sıkıntılı yüz ifadesiyle: "Çocuklar, ben de gaz var sanmıştım ama maalesef hepimiz yanıldık. İshalmişim!!"

Oy ver:
loading
3(15 oy)

Çok yaşlı bi teyze intihar etmeye karar vermiş. Kendini kalbinden vuracakmış ama kalbinin nerede olduğunu unutmuş. Doktora gidip sormuş:

- Doktor bey kalp tam olarak nerededir?

Doktor da:

- Göğüsün üç parmak altındadır, demiş.

Kadın evine gitmiş ertesi gün gazetelerde şöyle bir yazı çıkmış: "YAŞLI BİR KADIN KENDİNİ DİZ KAPAĞINDAN VURDU..."

Oy ver:
loading
3.5(7 oy)

Yaşlı kadın geminin güvertesinde denizi seyrediyormuş. Hava çok rüzgarlıymış ve şapkası uçmasın diye iki eliyle sıkı sıkı tutuyormuş... Derken bir genç adam teyzemize yaklaşmış:

- Hanımefendi, kabalık etmek istemem ama rüzgardan eteğinizin havalandığını bilmeniz gerek diye düşündüm...

Teyze hiç oralı olmamış:

- Evet ama ne yapabilirim, bu şapkayı iki elimle ancak tutabiliyorum, yoksa bırakayım uçsun mu?

- Ama hanımefendi ben demek istedim ki eteğiniz havalandıkça bazı yerleriniz görünüyor!!!

Teyzemiz adama şöyle bir bakmış ve gülümsemiş:

Oy ver:
loading
3.5(8 oy)

Sayfalar