Nasreddin Hoca Fıkraları

Nasreddin Hoca karakteri kurnazlığı ve hazırcevaplığıyla meşhurdur. Ayrıca her fıkrası ayrı bir ibret kaynağı olup, çocukların zihinsel ve ahlaki yönden gelişmesi için tavsiye edilmektedir.

Kimi insanlar olmayacak hevesler peşinde koşup durur. Nasreddin Hoca böylelerine ders vermek istemiş bir gün. Elinde koca bir bakraç yoğurt mayasıyla gölün kenarına gelmiş. Başlamış kaşık, kaşık dökmeye:

- Ne yapıyorsun Hoca? demişler.

- Göle yoğurt çalıyorum! demiş, kıs kıs gülerek.

- Olur mu? demişler. Göl yoğurt tutar mı hiç?

Hoca cevabı yapıştırmış tabii:

- Ya tutarsa?...

Oy ver:
loading
4.5(21 oy)

Nasreddin Hoca evine sık, sık ciğer getirdiği halde bir türlü onları yemek kendisine nasip olmaz. Her seferinde hanımı:

- Kahrolası kedi ciğeri yedi! Hınzır hayvan ciğeri yemiş! Canı çıkasıca sarman kedi ciğeri aşırmış! diye bahaneler uyduruyormuş...

Bir gün dayanamamış Hoca. Hemen bir kenarda duran baltayı kapıp, mutfak dolabına yerleştirmiş. Hanımı:

- Ne yapıyorsun Hoca demiş, baltanın dolapta işi ne?

Hoca cevap vermiş:

Oy ver:
loading
4.5(36 oy)

Bir gün Nasrettin Hoca gömleğini yıkayıp asmış. Birden bir rüzgar esmiş ve Nasrettin Hoca'nın gömleğini alıp kayaya fırlatmış. Nasrettin Hoca karısına seslenmiş:

- Hanım... Hanım!

Karısı gelmiş: "Ne oldu bey?" diyerek. Hoca:

- Büyük bir tehlike atlattık!

- Alt tarafı gömlek kayaya çarpmış ne olacak bey?

- Öyle deme karıcım ya içinde ben olsaydım!...

Oy ver:
loading
4(494 oy)

Nasreddin Hoca Akşehir'de kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. Birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış bir aşçı, diğeri de boynu bükük bir fakir. Aşçı sözü almış:

- Hocam! demiş; ben bu adamdan davacıyım. Dükkanın önünde fasulye pişiriyordum. Tencerenin kenarından buğusu çıkıyordu yemeğin. Bu adam elinde somunla geldi. Kopardığı lokmaları yemeğin buğusuna tutup başladı atıştırmaya. Nihayet koca bir ekmeği bitirdi. Ondan fasulye buğusunun parasını istedim, vermedi.

Nasreddin Hoca anlatılanları dikkatlice dinledikten sonra fakire dönüp:

- Doğru mu bunlar? diye sormuş.

- Evet, demiş fakir adam.

- Öyleyse para kesesini çıkar bakalım.

Oy ver:
loading
3(22 oy)

Hoca'nın canı et yemeği istemiş bir gün. Kasaptan iki kilo et alıp evine götürmüş. "Akşama güzelce pişir bunları" demiş hanımına. Ne var ki o gün eve hanımı misafirleri gelmiş. Kadıncağız eti pişirip onlara ikram etmiş. Akşam da bir tarhana çorbası çıkarmış. Hoca'nın önüne. "Et nerede?" demiş Hoca. Kadın doğruyu söyleyeceğine bir yalan kıvırmış.

- Eti kedi yedi, demiş.

- Getir şu kediyi bakalım demiş Hoca. Sonra teraziyi çıkartıp kediyi tartmış.

Bakmışlar ki tam iki kilo geliyor. Hoca hanımına sormuş:

Oy ver:
loading
4(24 oy)

Sayfalar