Spor Fıkraları

Spor dostluk ve kardeşliktir. Fakat bazı insanlar, birçok sporun doğasında bulunan, rekabeti bir tutku derecesinde yaşayabilmektedir. İşte bu rekabet tutkusu spor fıkralarının ana konusunu oluşturur.

6-0 biten Galatasaray-Fenerbahçe maçından sonra, Galatasaray'lı Arif tanınmamak için yaşlı bir adam kılığına girer ve bir kafeye gider. Kafede yanına yaşlı bir bayan yanaşır ve:

- Naber Arif, der.

Bunun üzerine Arif delirir; nasıl tanıdı bu kadın beni diye düşünüp durur. Ertesi gün yine aynı kafede aynı kadın yanaşır Arif'in yanına yine:

- Naber Arif.

3. gün Arif cok değişik bır kılıkta gider kafeye ve yine aynı kadın yanaşır ve yine:

- Naber Arif.

Arif dayanamayıp sorar:

- Teyze nereden tanıyorsun beni?

Yaşlı teyze:

Oy ver:
loading
3(2 oy)

Bir gün engelliler yüzme yarışması yapılacakmış. Kimisinin bir kolu yok, kimisinin bir bacağı yok, kimisinin de sadece kafası var geriye kalan tüm vücudu yokmuş. Herkes kulvarlara çıkmış start verilmesini beklemeye başlamış. Start verilmiş. Herkes suya atlamış, yüzmeye başlamış. Ama bizim kafa suya atlar atlamaz hemen dibe batmış. Hemen can kurtaranlar suya atlamışlar bizim kafayı sudan çıkarmışlar. Etraftakiler sormuş:

- Hayırdır ağabey, ne oldu hemen dibe battın?

Kafa cevaplamış:

- Sormayın yahu, kramp girdi!

Oy ver:
loading
4(6 oy)

Fatih Terim bir gün İtalya'daki Trapattoni'ye gitmiş ve demiş ki:

- Bizimkiler de futbolcu sizinkiler de... Siz niye bu kadar başarılısınız da biz değiliz?

Trapattoni: "Bak şimdi anlayacaksın!" demiş ve Zidane'ı çağırmış, demiş ki:

- Bak Zidane. Babanın oğlu olup da senin kardeşin olmayan kişi kimdir?

Zidane:

- Benim! demiş.

Bu Fatih Terim'in bu çok hoşuna gitmiş ve hemen Türkiye'ye gelip antrenmanda olan Hakan Şükür'ü çağırmış, demiş ki:

- Hakan babanın oğlu olup da kardeşin olmayan kişi kimdir?

Oy ver:
loading
2.5(3 oy)

İki arkadaş varmış futbol hastası. Öyle futbol hastasıymışlar ki; hep merak ederlermiş "öbür dünyada futbol var mı?" diye. Bunlar birbirlerine söz vermişler; "Önce ölen diğerinin rüyasına girecek ve öbür dünyada futbol olup olmadığını söyleyecek". Gel zaman git zaman biri ölmüş. Ölen, hayatta olanın rüyasına girmiş ve anlatmaya başlamış:

- Sana bir iyi bir de kötü haberim var! İyi haber burada futbol var, her hafta maç yapıyoruz.

Arkadaşı sorar:

- Peki kötü haber nedir?

- Haftaya kaleci sensin!...

Oy ver:
loading
4.5(71 oy)

Fenerbahçe'linin biri berberde saçını kestiriyormuş. Berberin durduk yerde "İlk gittigin maçı anımsıyor musun?" diye soracağı tutmuş: "Evet, ne olacak?" demiş bizimki sinirli sinirli.

- Hangi maçtı?

- Bir Galatasaray maçıydı.

- Sami Yen'de mi?

- Evet, oradaydı.

Aradan bir iki dakika geçmiş. Berber yeniden sormuş:

- Hangi maçtı demiştin?

- Galatasaray maçı.

- Nerede?... Nerede?...

- Sami Yen dedik ya!

Bir-iki dakika sonra yine aynı hikaye:

Oy ver:
loading
4.5(7 oy)

Sayfalar