Spor Fıkraları

Spor dostluk ve kardeşliktir. Fakat bazı insanlar, birçok sporun doğasında bulunan, rekabeti bir tutku derecesinde yaşayabilmektedir. İşte bu rekabet tutkusu spor fıkralarının ana konusunu oluşturur.

Fatih Terim bir gün İtalya'daki Trapattoni'ye gitmiş ve demiş ki:

- Bizimkiler de futbolcu sizinkiler de... Siz niye bu kadar başarılısınız da biz değiliz?

Trapattoni: "Bak şimdi anlayacaksın!" demiş ve Zidane'ı çağırmış, demiş ki:

- Bak Zidane. Babanın oğlu olup da senin kardeşin olmayan kişi kimdir?

Zidane:

- Benim! demiş.

Bu Fatih Terim'in bu çok hoşuna gitmiş ve hemen Türkiye'ye gelip antrenmanda olan Hakan Şükür'ü çağırmış, demiş ki:

- Hakan babanın oğlu olup da kardeşin olmayan kişi kimdir?

Oy ver:
loading
2.5(3 oy)

Takımın bütün futbolcuları kadının peşindeydiler. Kadın kaleciden başlayıp, sağ bek sol bek derken santrfora kadar ulaşır. Klubün kutlama gecesinde ise sol açığın kolunda gelir. Bu işe şaşıran idarecilerden biri santrforu bir köşeye çekerek sorar:

- Yakın zamana kadar, bu kadının gözdesi sen değil miydin?

Santrfor cevap verir:

- Evet, efendim öyleydi, ama finallerde elendik!...

Oy ver:
loading
2(1 oy)

Bir minibüs şöförü kaza yapar, farı kırılır... Fardan bir cin çıkar...

Cin: - Dile benden ne dilersen?..

Şoför: - Bütün yollar 4 şeritli olsun!

Cin: - Bu çok zor başka bir şey dile!

Şoför: - Bizim takım şampiyon olsun!

Cin: - Yollar kaç şeritli olsun demiştin?..

Oy ver:
loading
1.5(3 oy)

Sayfalar