Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Yıllar önce İngiltere'de erler şemsiye kullanmazmış. Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş. O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş. Eri çağırarak:

- Bu ne küstahlık, demiş.

Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.

- Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!

Neye uğradığını anlamayan er: "Başüstüne!" diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş:

Oy ver:
loading
4.5(2 oy)

Bir toprak ağası oğlunu üniversiteye göndermişti. Sene sonunda oğlu köyüne dönünce, merakla sordu baba:

- Oğlum kaçıncı oldun?

- İkinci, dedi delikanlı.

- Yazık emeklerime. Ben seni oraya birinci olasın diye göndermiştim.

İkinci yıl delikanlı çok daha fazla çalışır ve bu sefer gerçekten birinci olarak döner. Sonucu babasına söyleyince adam aksi aksi başını salladı ve hayıflanarak:

- Sen birinci oldun ha? Yazık!... Demek o üniversite de üniversitelikten çıktı ha!...

Oy ver:
loading
3.5(3 oy)

Nuri okuldan eve bir gözü mosmor dönmüştü. Annesi çıkıştı:

- Aşk olsun! Yine mi döğüştün mektepte?

- Şey... Büyük bir çocuğun bir küçüğü döğmesine engel olmaya çalıştım da anneciğim...

- Afferin, bak bu cesaret işi. Kimdi o küçük?

- Bendim anne!...

Oy ver:
loading
4.5(4 oy)

Yıl sonunda öğrenci, uzaktaki ailesine gönderdiği faksta şunları yazıyordu: "Babacığım okullar kapandı. Ögretmenler beni çok seviyorlar. İmtihanlara tekrar bekliyorlar!"

Oy ver:
loading
5(3 oy)

Bir ana okulunda öğretmen çocuklara paraları öğretmek istiyordu. Cebinden bir 25 kuruş çıkarıp gösterdi:

- Bilin bakalım bu ne?

Ön sırada oturan küçük bir çocuk çabucak cevap verdi:

- Tura!...

Oy ver:
loading
4.5(2 oy)

Sayfalar