Temel'in Savaş İlanı

Temel, Amerika'nın haksız yere Irak'a savaş açmasından rahatsız olur. Bir şekilde beyaz sarayın telefon numarasını bulup, başkan Bush'a telefon eder:

- Bağa bak uşağum! Siz madem Irak'a haksız yere savaş açtınız, ben de size savaş açıyorum haberiniz ola!

Bush, ciddiyetini pek bozmadan sorar:

- Peki bu savaşı hangi ülke adına açıyorsunuz?

Temel:

- Ben Türk'üm ama savaşı ülke olarak açmıyoruz... Biz savaşı; ben, kayınbiraderim İdris, halaoğlu Dursun, kahvehanedeki 6 arkadaşla beraber kendi adımıza açıyoruz da!

Bush dayanamayıp bir kahkaha atar, sonra sorar:

- Temel bey, sizin 9 kisilik ordunuzu benim bir tankım tek başına haklar. Kaldı ki; benim ordumda binlerde tank, binlerce uçak, binlerce helikopter, binlerce gemi var. Hala savaşmak istiyor musunuz?

Temel:

- Ben biraz düşüneyim sizi tekrar arayacağım, der.

Birkaç gün sonra Temel tekrar, Bush'u arar:

- Savaş teklifimiz hala geçerlidir. Siz savaş araçlarınızı sayınca bir de birkaç araç gereç hazırladık savaş için.

Bush merakla sorar:

- Nedir bunlar?

Temel:

- Haçan bizim Dursun'un traktörü, benim çakaralmaz, bir de kahvehanedeki arkadaşlardan birinin biçerdöveri...

Bush ciddiyetini korumaya çalışarak:

- Yani siz bizim tanklarımıza, uçaklarımıza, gemilerimize ve milyonlarca Amerikan askerine karşı savaşmakta ciddisiniz öyle mi? Bu savaşın doğuracağı sonuç sizi korkutmuyor mu? Savaş sonucunda ölebilirsiniz, esir düşebilirsiniz... Bunları hiç düşündünüz mü?

Bunu duyan Temel:

- Biz bu açıdan pek bakmamıştık! Ben sizi tekrar arayacağım.

Birkaç gün sonra Temel, Bush'u tekrar arar:

- Sayın Bush, biz savaş ilanımızı geri çekiyoruz.

Bush yine ciddiyetini korumaya çalışarak sorar:

- Neden?

Temel:

- Bizim hesaplarımız ölüm-kalım üzerineydi. Siz esir düşme ihtimalini hatırlatınca bizim hesaplarımız bozuldu. Cenevre antlaşmasını incelemişsinizdir. Maalesef bizim milyonlarca savaş esirini barındıracak yerimiz yok!...

Oy ver:
loading
5(1 oy)