Karı-Koca Fıkraları

Karı-Koca fıkraları; evli çiftler arasında arasındaki atışmaları ve aldatma durumunu konu edinir. Araya bazen de kaynana muhabbeti girer.

Adamın geleneksel yapısı; geniş alınlı, uzun burunlu, burnuna yakın masmavi gözler, belirgin bir çene, uzun sırt, nispeten kısa bacaklar. Günlerden bir gün nur topu gibi oğlu olur. Hokka gibi burun, zeytin gibi gözler, son derece orantılı bir vücut... Kısacası; arslan parçası bir delikanlı. Baba hayatından çok memnundur. Aradan iki yıl geçer... Adam karısına gururla sorar:

- Bu çocuk kime benziyor?

Muhterem eşi:

- Sen tanımazsın!

Oy ver:
loading
3(6 oy)

Adam devamlı gittiği barda; aylardır tek başına otururken gördüğü çok güzel hanımın yanına giderek, birlikte evine gitmeyi teklif etmiş.

- Hayır! demiş kadın nazikçe... Biliyorum bu yüzyılda çok ender bir şey... Ama gerçekten sevebileceğim bir erkek karşıma çıkana kadar bekaretimi muhafaza edeceğim.

- Bu devirde imkânsız! diye cevap vermiş adam. Nasıl dayanabiliyorsunuz?

- Vallahi ben bu duruma fazla takmıyorum, demiş kadın. Ama kocam gerçekten kafayı yiyecek!...

Oy ver:
loading
3(6 oy)

Soğuk ve karlı bir günde, bir iş adamıyla sarışın sekreteri; yollarını kaybetmişler ve bir ormanda kaybolmuşlar. Bir süre sonrada arabaları bozulmuş ve arabayı terk etmek zorunda kalmışlar. Zor ve uzun bir yürüyüşten sonra ormanın içinde bir kulübe bulmuşlar ve kendilerini hemen bu kulübenin içine atmışlar. Kulübede bir yatak, bir uyku tulumu ve bir sürüde battaniye olduğunu görürmüşler. Adam bir centilmen olarak sekretere onun yatakta yatabileceğini söylemiş ve kendide uyku tulumu alıp yere yatmış. Adam yattıktan birkaç dakika sonra sarışından bir ses gelmiş:

Oy ver:
loading
2.5(19 oy)

Evine erken gelen kadın, kocasını yatakta genç bir kadınla yakalayınca dehşete düşer. "Karıcığım, durumu açıklayabilirim!" der adam geleneksel tavırla...

Beklenmedik bir şekilde kadın "Hadi açıkla!" deyince de başlar anlatmaya:

- Bu zavallı kızı yolda görüp arabama aldım. Karnı acıkmıştı, eve getirip senin yemediğin rostoyu pişirdim. Ayakkabıları delikti, modası geçti diye giymediğin ayakkabıları verdim. Üşümüştü, sana doğum gününde aldığım ama rengini beğenmediğin için giymediğin süveteri verdim.

Oy ver:
loading
2.5(22 oy)

30 Ekim 1999'da feministler bir toplantı yaparlar ve kararlar alınır. 30 Ekim 2000'de feministler tekrar toplanır. Fransız bayan anlatmaya başlar:

- Geçen seneki toplantıdan sonra eve gittim ve kocama restimi çektim. "Bundan sonra herkes kendi bulaşığını yıkayacak!". Birinci gün bulaşıkları yıkamadım, bir şey görmedim. İkinci gün yıkamadım bir şey görmedim. Üçüncü gün baktım ki kocam hem kendi bulaşığını yıkıyor hem benimkileri. O gün bugündür çok mutluyuz.

Alman bayan anlatmaya başlar:

Oy ver:
loading
2.5(6 oy)

Sayfalar