Okul Fıkraları

Okullar elbette ki ilim yuvalarıdır fakat kim demiş ilim içinde espri olmaz diye. Esasında okul fıkralarını besleyen en önemli konuların "Cehalet ve Tembellik" olduğunu da kabul etmek gerekir.

Öğretmen Ali'yi tahtaya kaldırmış. "Dünyamızın uydusu nedir?" diye sormuş. Ali düşünmüş bulamamış. Arkadaşı bir çimdik atmış. Ali: "Aaaaay" diye bağırmış. Öğretmeni: "Aferin yavrum, otur" demiş.

Oy ver:
loading
4.5(6 oy)

Kimya dersinde öğretmen, elindeki metal parayı gösterdi:

- Şimdi bu beşyüzlüğü asite batırıyorum. Ne dersiniz eriyecek mi?

Nuri parmak kaldırıp cevapladı:

- Erimez,öğretmenim.

- Evet erimez, neden erimez?

- Eriyecek olsa asite atmazdınız da ondan!...

Oy ver:
loading
3.5(28 oy)

Öğretmen coğrafya dersini sona erdirmişti ki, bir çocuk parmak kaldırarak sordu:

- Sahi, dünyamız günün birinde yok mu olacak, öğretmenim?

- Evet, çocuğum!

Öğrenci bir an düşündü:

- Peki, uçmakta olan uçaklar o zaman nereye inecekler!

Oy ver:
loading
3.5(12 oy)

Küçük Temel'e, öğretmeni sormuş:

- Kompozisyonun iyi ama Cemal'inkiyle kelimesi kelimesine aynı. Ne dersin bu işe?

- Cemal'inki de iyi derim!...

Oy ver:
loading
5(2 oy)

Emrah kalktı, elinde bir listeyle bakkala gitti:

- Bakkal amca, dedi. Kilosu 525 liradan 7 kilo şeker, 630 liradan 11 kilo pirinç, 280 liradan 9 kilo un kaç lira eder?

- O senin dediğin fiyatlardan satmıyoruz pirinci, unu. Hem sen o kadar ağır yükü nasıl götüreceksin?

- Sen ağırlıklarına bakma amca, fiyatlarının toplamını söyle. Bu benim matematik ödevim!...

Oy ver:
loading
4(42 oy)

Sayfalar