Erzurum

Çok eski zamanlarda...

Ayna ilk icat olduğunda; şehre inen bir Erzurumlu aynayı şaşkınlıkla incelemiş. Aynadaki yansımasını vakitsizce kaybettiği kardeşine benzetmiş... Hiç düşünmeden bir ayna alıp eve getirmiş. Evine döndüğünde yatağına oturmuş; "Vay benim gardaşım. Kaderde seni tekrar görmek de varmış." deyip, aynaya sarılıp uyumuş. Adam uyurken karısı gelmiş. "Hele benim herif neye sarıliir?" deyip aynaya bakmış. Kadın da aynada kendini görmüş. Doğru kaynanasının yanına koşmuş. "Ana bak, oğlun şeerde başka bir karı bulmuş! Resmine sarılıp da uyiir." Kaynana demiş; "Ne diirsin gelin? Ver bakiim şunu!" Kaynana almış, aynaya bakmış...

Oy ver:
loading
4.5(16 oy)

"Erzurumlu kardeşlerimin affına sığınarak."

Kibar bir hanım Erzurum'da bir lokantaya girmiş yemek yemek için. Yemeği yedikten sonra hesabı getiren garsona:

- Lokantanız çok güzel fakat masalarda kürdan göremedim?

Garson gayet sakin:

- Bacım biz daha önce koyuyorduk ama bir kullanan geri yerine koymiir ki!...

Oy ver:
loading
4(13 oy)

Erzurum'lunun biri İstanbul'a çalışmaya gider. Erzurum'a dönünce karısına; İstanbul'lu hanımların, akşam eve dönen kocalarını kapıda nasıl karşıladıklarını, "Hoş geldin kocacığım. Üşümüşsün. Yorulmuşsun." gibi nazik laflar ettiklerini anlatmış. Belli ki; o da karısının kendisini öyle karşılamasını istiyor. Akşam eve gelmiş... Kar, tipi, soğuk... Karısı kapıyı açmış:

- Uy kocacığım! İt gibi titriyirsin...

Oy ver:
loading
3.5(18 oy)