İdris

Temel'le Dursun bir gün geyik avına gitmişler. Akşama doğru bir geyik vurup, boynuzlarından tutup çeke çeke köyün yolunu tutmuşlar. Bir iki saat sonra köy uzaktan görünmeye başlamış. Bu sırada karşıdan yine bir avcı olan İdris'in geldiğini görmüşler. İdris yanlarına gelmiş, selamlaşmışlar... İdris demiş ki:

- Haçan hiç geyik boynuzlaruntan çekilir mu? Kuyruğinden çekersenuz taha kolay taşırsinuz.

Temel ile Dursun denemekten zarar gelmez deyip başlamışlar geyiği kuyruğundan çekmeye... Birkaç saat sonra Temel demiş ki:

Oy ver:
loading
3.5(7 oy)

Temel ile İdris, bir tekstil fabrikası açarlar. İlk yıl fabrikada sadece haki renkteki kumaştan üretim yapmaya karar verirler. Piyasadaki tüm haki renkteki kumaşları toplayıp, sipariş beklemeye koyulurlar. Günler geçer ancak tek bir sipariş bile alamazlar.

Oy ver:
loading
2.5(10 oy)

Temel, Amerika'nın haksız yere Irak'a savaş açmasından rahatsız olur. Bir şekilde beyaz sarayın telefon numarasını bulup, başkan Bush'a telefon eder:

- Bağa bak uşağum! Siz madem Irak'a haksız yere savaş açtınız, ben de size savaş açıyorum haberiniz ola!

Bush, ciddiyetini pek bozmadan sorar:

- Peki bu savaşı hangi ülke adına açıyorsunuz?

Temel:

- Ben Türk'üm ama savaşı ülke olarak açmıyoruz... Biz savaşı; ben, kayınbiraderim İdris, halaoğlu Dursun, kahvehanedeki 6 arkadaşla beraber kendi adımıza açıyoruz da!

Oy ver:
loading
5(1 oy)

İdris'in ineği hastalanmış. Temel'e sormuş:

- Temel, ineğun hastalandığında ne vermiştun ona?

- Tuzruhi!

Ertesi gün İdris yine gelmiş:

- Ula ineğum öldi!

- Penimki ta ölmişti!...

Oy ver:
loading
4(3 oy)