iğneleme

Türkçe dersinde yaşlıca öğretmen sordu:

- Ben güzelim, dediğim zaman bu hangi zaman formundadır?

- Geçmiş zaman öğretmenim!!!

Oy ver:
loading
4(43 oy)

Adam devamlı gittiği barda; aylardır tek başına otururken gördüğü çok güzel hanımın yanına giderek, birlikte evine gitmeyi teklif etmiş.

- Hayır! demiş kadın nazikçe... Biliyorum bu yüzyılda çok ender bir şey... Ama gerçekten sevebileceğim bir erkek karşıma çıkana kadar bekaretimi muhafaza edeceğim.

- Bu devirde imkânsız! diye cevap vermiş adam. Nasıl dayanabiliyorsunuz?

- Vallahi ben bu duruma fazla takmıyorum, demiş kadın. Ama kocam gerçekten kafayı yiyecek!...

Oy ver:
loading
3(6 oy)

Nasreddin Hoca'nın bir gün karısı ölmüş. Hoca bir ay sonra, dul bir kadınla evlenmiş. Evlendiği kadın, Hoca'ya sürekli eski kocasını anlatıyormuş. Yine bir gün yatakta kocasını anlatırken... Hoca sinirlenmiş ve kadına bir tekme atmış ve kadın yere düşmüş. Kadın sormuş:

- Aman Hoca niye attın beni?

Hoca'nın cevabı zaten hazır:

- Eee... Yatakta sen yatıyordun, ben yatıyordum, bir de eski kocan üçümüz sığamadık. Sen de düştün!...

Oy ver:
loading
4(9 oy)

Abdülhak Hamit’in evindeki sohbette, konu gençlik ve ihtiyarlıktan açılır. Yaşı geçmiş bir hanım, Abdülhak Hamit’e döner ve:

- Efendim, gönül kocamaz! der.

Abdülhak Hamit cevap verir:

- Kocamaz efendim ama kocamış bir vücut içinde oturmak da istemez!

Oy ver:
loading
1.5(2 oy)

Bir gün çocuk annesine sormuş:

- Anneciğim senin saçların neden beyazlıyor?

Anne:

- Yavrucuğum, sen beni her üzdüğünde saçımdan bir tel beyazlıyor!

Çocuk annesinin duyacağı tonda kendi kendine söylenmiş:

- Demek anneannemin saçları da bu yüzden bembeyaz!...

Oy ver:
loading
4.5(8 oy)

Sayfalar