iğneleme

Nasreddin Hoca Akşehir'de kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. Birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış bir aşçı, diğeri de boynu bükük bir fakir. Aşçı sözü almış:

- Hocam! demiş; ben bu adamdan davacıyım. Dükkanın önünde fasulye pişiriyordum. Tencerenin kenarından buğusu çıkıyordu yemeğin. Bu adam elinde somunla geldi. Kopardığı lokmaları yemeğin buğusuna tutup başladı atıştırmaya. Nihayet koca bir ekmeği bitirdi. Ondan fasulye buğusunun parasını istedim, vermedi.

Nasreddin Hoca anlatılanları dikkatlice dinledikten sonra fakire dönüp:

- Doğru mu bunlar? diye sormuş.

- Evet, demiş fakir adam.

- Öyleyse para kesesini çıkar bakalım.

Oy ver:
loading
3(22 oy)

Ecevit başbakanlıktan ayrıldıktan sonra, artık yuvasında mütevazi bir hayat sürmeye başlamış. Bir gün telefonu çalmış. Tabii artık sekreteri olmadığı için; kendi telefonuna kendi bakıyor. Telefonda bir erkek sesi:

- İyi günler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'yla görüşebilir miyim?

Ecevit gülmüş:

- Bayım ben artık Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı değilim!

Bunun üzerine telefon kapanmış. Derken... 5 dakika sonra tekrar telefon... Ecevit açmış, yine aynı adam:

- İyi günler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı lütfen?

Ecevit şaşırmış…

Oy ver:
loading
4(9 oy)

Bir kadının bir süreliğine iş seyahati için İngiltereye gitmesi gerekmektedir. Kadının kocası eşini havaalanına kadar götürür. Karısı:

- Teşekkür ederim kocacığım, senin için İngiltereden ne getirmemi istersin? diye sorar.

Adam güler ve yanıtlar:

- Bir İngiliz kızı istiyorum hayatım...

Kadın sessiz bir şekilde kocasından ayrılır ve yola çıkar. 2 hafta sonra adam karısını tekrar hava alanından almaya gider ve sorar:

- Hayatım gezin nasıldı?

Oy ver:
loading
5(1 oy)

Derbi maçından bir gün önce, iki taraftar konuşurlarken, biri sorar:

- Yarın maça geliyor musun?

- Hayır gelmiyorum, karım izin vermiyor.

Diğeri:

- Bak, bu işin kolayı var. Maçtan iki saat önce karımı kucaklıyorum, yatak odasına götürüyorum. Üzerindeki parçalarcasına çıkarıyorum, deliler gibi sevişiyoruz. O mutlu bir şekilde yatarken, ben de kaçıp koşa koşa maça geliyorum. Sen de bu yolu dene. Önceleri benim karım da izin vermiyordu.

Oy ver:
loading
5(4 oy)

Yaşlıca bir bayan evindeki koltuğunda oturmuş, geçmiş hayatını gözden geçirirken, birden bir peri karşısına çıkıverir. Ona üç dilekte bulunabileceğini söyler.

- Peki! der yaşlı kadın. Zengin olmak istiyorum!

Peri bir el hareketiyle kadının koltuğunu som altına çevirir.

- İkinci olarak ta güzel ve genç bir prenses olmak istiyorum! der.

Birden başında paha biçilemez bir tacı olan dünya güzeli bir prenses oluverir.

- Üçüncü ve son olarak ne istersin? diye sorar peri...

Oy ver:
loading
3.5(9 oy)

Sayfalar