karı

Yeni evli bir çift, birlikte bir düğüne gideceklerdi. Her ülkede, her evde ve her fıkrada olduğu gibi önce erkek hazırlandı ve makyajını yapmakta olan eşini beklemeye başladı. Yarım saat sonra da eşi geldi ve hazır olduğunu söyledi:

- Seni bu denli çok beklettiğim için kusura bakma! dedi eşine. Kaşlarıma kalem çekmekti, göz kapaklarımı boyamaktı, kirpiklerimi takmak, yüzüme fondöten, yanaklarıma allık sürmek, dudaklarımı boyamak derken, bir saate yakın zamanım gitti doğal bir görünüme sahip olabilmem için...

Oy ver:
loading
2.5(5 oy)

Evine erken gelen kadın, kocasını yatakta genç bir kadınla yakalayınca dehşete düşer. "Karıcığım, durumu açıklayabilirim!" der adam geleneksel tavırla...

Beklenmedik bir şekilde kadın "Hadi açıkla!" deyince de başlar anlatmaya:

- Bu zavallı kızı yolda görüp arabama aldım. Karnı acıkmıştı, eve getirip senin yemediğin rostoyu pişirdim. Ayakkabıları delikti, modası geçti diye giymediğin ayakkabıları verdim. Üşümüştü, sana doğum gününde aldığım ama rengini beğenmediğin için giymediğin süveteri verdim.

Oy ver:
loading
2.5(22 oy)

Başarılı bir iş adamı, müthiş dekore edilmiş bürosunda, tarifsiz üzüntüler içinde, oturuyordu. Kendisini avutmaya çalışan bir yakın arkadaşını da dinlemiyordu bile... Arkadaşı üzüntü nedenini, sonunda öğrendi:

- Hani o bomba gibi güzel sekreterim vardı ya! İşte o... İşi bıraktı ve beni terketti.

Arkadaşı, terk nedenini sorunca açıkladı:

- Karımı öperken yakaladı!...

Oy ver:
loading
4(1 oy)

Kadın seks hayatındaki bir sürü problemlerden dolayı ruh doktoruna gitmiş. Uzun seanslar boyunca çözüm için net bir şey yakalayamayan doktor bir ara: "Seks anında hiç kocanızın yüzüne baktınız mı?" diye sormuş. "Evet!" demiş kadın. Doktor: "Nasıldı?". "Çok kızgındı!" demiş kadın. Doktor gerçekten önemli bir yere yaklaştığını hissetmiş, detaya girmek istemiş:

- Kocanızın suratını bir kere gördüğünüzü ve kızgın olduğunu söylediniz. Neden ona bakmak ihtiyacı hissetiniz?

- Çünkü... demiş kadın; O da bahçe penceresinden bana bakıyordu!!!

Oy ver:
loading
3(8 oy)

Çinli'nin biri kasaba pazarına gidecekmiş. Yol da az buz değil... Köylüleriyle, ailesiyle vedalaşmış, siparişlerini almış yola düşmüş. Günlerce yürüyüp kasabaya varmış. İşini görmüş, eşin dostun, evdekilerin siparişlerini almış. Dönmeye hazırlanırken, bir aynacı tezgahındaki aynaları görmüş. Aklına genç karısı gelmiş. Köyde hiç ayna olmadığını, bu hediyenin onu mutlu edeceğini düşünerek, bir ayna almış. Eve döner dönmez, hayatında ilk defa ayna gören karısına keyifle vermiş hediyesini. Kadın, aynayı eline almasıyla, çığlığı basıp, iki gözü iki çeşme, fırlayıp kaçmış evden.

Oy ver:
loading
5(2 oy)

Sayfalar