öğrenci

Baba öfkeyle bağırıyordu:

- Rezalet! Kepazelik! Okulda iyice sermişsin. Hiç çalışmıyorsun!

- Ama baba, o kadar çok ders yığılıyor ki, başarmak imkânsız.

- Ne demen imkânsız? Ben Türkçede imkânsız diye bir kelime bilmiyorum.

Babasının bu sözü üzerine, oğlu odadan çıktı. Banyodan dişmacunu tüpünü alıp döndü, tüpü masanın üzerine sıkıp boşalttı. Sonra seslendi:

- Haydi bakalım, doldur şimdi bu macunu tüpe!

Oy ver:
loading
2.5(4 oy)

Bayan profesör, solunum olayını sormak amacıyla; sigarasından bir nefes çekip
ögrencisinin yüzüne üfledi:

- Söyle bakalım, bu nedir?

- Terbiyesizliktir efendim!...

Oy ver:
loading
4(15 oy)

Küçük kayseriliye öğretmeni sormuş:

- Altı kere altı?

- Otuz dokuz.

- Otur, sıfır.

Arkadaşı sorar:

- Bildiğin halde neden otuz dokuz dedin?

- Pazarlık edecektim, anlamadı...

Oy ver:
loading
3.5(6 oy)

Öğretmen coğrafya dersini sona erdirmişti ki, bir çocuk parmak kaldırarak sordu:

- Sahi, dünyamız günün birinde yok mu olacak, öğretmenim?

- Evet, çocuğum!

Öğrenci bir an düşündü:

- Peki, uçmakta olan uçaklar o zaman nereye inecekler!

Oy ver:
loading
3.5(12 oy)

Öğretmen Kayserili öğrenciye sormuş:

- Söyle bakalım evladım; iki kere iki kaç edrer?

Öğrenci biraz düşündükten sonra sormuş:

- Öğretmenim alırken mi; satarken mi?

Oy ver:
loading
3(7 oy)

Sayfalar