peştemal

Sultan 4. Murat zamanında Habib Baba adında pek bilinmeyen bir Allah dostu yaşarmış. Yaşlı, fakir, gariban bir insanmış... Habib Baba, uzun bir kervan yolculuğunun sonunda İstanbul'a gelmiş. Yolculuğunun tozunu, yorgunluğunu atmak için bir hamama gitmiş. Niyeti; şöyle iyice bir keselenip, paklanmak, bedeninin temizliğini de ruhunun temizliğine denk kılmakmış. Fakat gelin görün ki gittiği hamamı o gün Sultan 4. Murat'ın vezirleri kapatmışlar. Hamamcı Habib Baba’yı içeri sokmak istememiş. "Bugün" demiş, "Sultan 4. Murat'ın vezirleri hamamı kapattılar.

Oy ver:
loading
3.5(122 oy)

Timur bir gün yanına Hoca'yı da alarak Aksehir'in Meydan Hamamına gider. Soyunup peştemallara sarınıp sıcak bölüme gecerler. Göbek taşında oturup bir yandan sohbet ederken bir taraftan terlerler. Derken, Timur Hoca'ya sorar:

- Hoca sen bir deryasın! Kıymet biçmesini bilirsin! Şu halimle ben kaç para ederim?...

Hoca:

- On akçe! der.

Kendisine bu kadar az kıymet biçilmesi Timur'u küplere bindirir.

- Bre gafil sen bana nasıl on akce ettiğimi söylersin? Sadece üstümdeki peştemal bile on akçe eder!

Nasreddin Hoca boynunu bukerek;

Oy ver:
loading
4(10 oy)