yüzbaşı

Albay, binbaşıya:

- Yarın güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı görsünler. Ben de orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi vereceğim. Şayet yağmur yağarsa, bir şey göremeyiz. O zaman erleri, üstü kapalı talimgaha götürürsün.

Binbaşı, yüzbaşıya:

- Albayın emri ile yarın sabah saat dokuzda güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir olay değildir. Şayet hava kapalı olursa bir şey görülemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır.

Oy ver:
loading
2.5(8 oy)

Yaşlı bir yüzbaşının bir gün azacağı tutmuş, gitmiş yakın bir geneleve, kadın sipariş etmiş. Getirmiş karargaha. Boş bir odada işi götürürken elektrikler kesilmiş. Yüzbaşı da iyi görmeyince çağırmış bir eri ve olay sırasında feneri tutmasını istemiş. Er feneri tutarken yüzbaşı da işe devam ediyormuş ama kadında ses seda yok. Yüzbaşı bozulmuş. Merak etmiş acaba suç bende mi diye. Ere demiş "Biraz da sen geç bakayım ben tutayım feneri...". Er başlamış olaya, kadın nasıl bağırıyor. Yüzbaşı durumu görmüş erin ensesine bir tokat vurmuş:

- Bak… demiş. Bak, fener böyle tutulur işte!...

Oy ver:
loading
4(12 oy)