Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Temel, Dursun ve birkaç asker talim için paraşütle atlayacaklarmış. Komutan anlatmış:

- Paraşütü açmak için birinci ipi çekeceksiniz, açılmazsa ikinci ipi çekeceksiniz, aşağı vardığınızda bir jeep bekliyor olacak ve binip karargaha döneceksiniz.

Velhasıl Temel ile Dursun beraber atlamışlar. Birinci ipi çekmişler paraşütler açılmamış, ikinci ipi çekmişler paraşütler açılmamış. Temel demiş ki:

- Bak Dursun bu bizim komutan ne kadar yalancı Allah bilir aşağıda jeep de beklemiyordur!!!

Oy ver:
loading
3.5(5 oy)

Temel'in evine bir gün haciz gelmiş. Memur bütün eşyaları topluyormuş. Temel memura sadece masam kalsın diye çok yalvarmış. Memur da merak edip sormuş:

- Bütün eşyalarını kaybetmişsin! Neden değerli bir şey değil de masanın kalmasını istiyorsun?

Temel de demiş ki:

- Bu masa benim her soruma cevap veriyor da ondan!

Mermur da merak edip sormuş:

- Peki masana sor bakalım; benim karım şuan evde ne yapıyor?

O anda masanın da çekmeceleri girip girip çıkmaya başlamış.

Oy ver:
loading
3(10 oy)

Doğu'da devlet hastanelerinden birinde mecburi hizmetini yapan bir doktorun başından geçer olay. Doktorumuz jinekologdur. Bir gün içeri çarşaflı bir kadın ve kocası gelir. Adam "Karımın bir şikayeti var!" deyip çıkar dışarı. Doktor kadına uzanmasını söyler ve normal muayenesini yapar. Muayene bittikten sonra da hastanın SSK'li olduğunu düşünerek sevk kağıdının olup olmadığını sorar ve "Sevk aldın mı?" der. Kadın da anlamadığı kadarıyla cevap verir:

- Acuuk!...

Oy ver:
loading
2.5(3 oy)

İki kuş bir iletişim hattında güneşin bakışını seyrediyorlarmış. Erkek kuş bir türlü yerinde duramıyormuş. Dişi dayanamamış sormuş:

- Havasından mıdır? Suyundan mıdır? Bilemiyorum, ne zaman buraya gelsek sana hayır diyemiyorum.

Erkek kuş içinden kıs kıs gülmüş:

- Bu 900'lü hatlar da olmasaydı, evet diyeceğin yoktu zaten.

Oy ver:
loading
3.5(10 oy)

İki deli, yolda giderken bir direksiyon bulunca çok sevindiler. O sevinçle "saatte 160'la" uzunca bir süre yol aldıktan sonra benzincinin önünde durdular. "Arabayı süren":

- Onbin liralık, dedi, süper olsun.

Benzinci ikisini de tepeden tırnağa süzdükten sonra:

- Gidin işinize be! diye bağırdı, sizin civatalarınız gevşek!

İkincisi; "araba kullanana" döndü:

- Gördün mü! Araba masraf kapısı açtı bile!

Oy ver:
loading
4(72 oy)

Sayfalar