Fıkralar

Günlerden birgün adamın biri, laf geçiremediği eşeğine, "belki akıllanır" diye içki içirmiş. Neyse 70 lik rakıyı sen tut eşeğe içir, bir de sula, eşek sarhoş olup çıkmış. Adam eşeği tutup ahıra atıvermiş. Ahırdaki hayvanlar buna bakıp gülüyorlarmış. Eşek dayanamamış:

- Ne gülüyonuz lan?! demiş. Ben sizin gibi kader mahkumu değilim!... Radara yakalandım... Bir gece yatıp çıkacağım!...

İşsiz genç bir adam, satış görevlisi olarak çalışmak için bir hipermarkete başvurur. Hipermarket müdürü genci test etmek ister ve kendisini seyretmesini söyler. Dükkana ilk giren müşteri:

- Bahçemin tamamını gür bir şekilde kaplayacak çim toğumu istiyorum! der.

Müdür hemen atılır:

- Size bir de çim biçme makinesi verelim! Bu kadar çim ekecekseniz bunları biçmek için bir makineye ihtiyacınız olacak! der. Çim Biçme Makinesi hakkında devamını oku »

Müfettiş, İmam Hatip Lisesi'ni teftişe gider. Öğrencilere soru sormaya başlar:

- Oğlum senin adın ne?

Öğrenci:

- Fatih öğretmenim!

Müfettiş:

- Senin adın Fatih o zaman bana Fatiha suresini oku! der.

Çocuk sureyi okur. Müfettiş gezerken bir çocuğu daha kaldırır ve onun da ismini sorar. Çocuk korkmuş bir şekilde:

- Benim adım Yasin ama bana kısaca; Kevser diyebilirsiniz hocam!...

Temel bir akşam Fadime'yi alıp operaya götürmüş. Biraz zaman geçtikten sonra Fadime kendini tutamayıp sormuş:

-Ula Temel ayaktaçi adam niye sopayla kariyi korkutup duriy?

Temel kibarca açıklamış:

- Fadimeciğim o adam orkestranın şefi. Orkestrayı o yönetiyor. Senin anlayacağın kadını korkutmuyor yani.

Ama Fadime bu açıklamadan pek tatmin olmamış:

- Hadi çanim! Haçan adam kariyi korkutmayisa, o zaman niye kari avazi çiktuğu kadar bağıriy?!.

İdris'in ineği hastalanmış. Temel'e sormuş:

- Temel, ineğun hastalandığında ne vermiştun ona?

- Tuzruhi!

Ertesi gün İdris yine gelmiş:

- Ula ineğum öldi!

- Penimki ta ölmişti!...