Fıkralar

Biyoloji Öğretmeni, öğrencilerinden birisine sormuş. Çocuğum:

- Refleks haricinde insanların isteksiz olarak hareket eden şeyine ne denir?

Öğrenci:

- "Tik" denir hocam!

Öğretmen:

- Afferin çocuğum bildin. Senin adın nedir?

Öğrenci:

- Tüleyman öğretmenim!...

Bir gece genç kız evine biraz üzgün dönmüştü... Annesine:

- Bir saat önce Kemal bana evlenme teklif etti, dedi.

Annesi:

- Peki neden böyle üzgün duruyorsun o zaman? diye sordu.

- Çünkü ateist olduğunu itiraf etti anne... Cehennemin varlığını bile inkar ediyor!...

Annesi cevap verdi:

- Sen yine de evlen kızım! İkimizin arasında kalsın... Yanıldığını ispatlarız biz ona!...

Keyifli bir akşamdan sonra, karı koca yatağa girmişler. Adamın geceyi henüz bitirmeye niyeti yok. Hafif hafif yanaşmış eşine:

- Tatlım, demiş. Bu gece biraz yaramazlık yapalım, ister misin?

- Olmaz, demiş karısı... Bu gece olmaz!

- Emin misin? demiş koca.

- Eminim, demiş kadın.

- Son kararın mı? diye ısrar etmiş adam.

- Son kararım, demiş kadın.

- O zaman, demiş adam... Bir arkadaşa telefon etme hakkımı kullanabilir miyim?

Yeni evli bir çift, birlikte bir düğüne gideceklerdi. Her ülkede, her evde ve her fıkrada olduğu gibi önce erkek hazırlandı ve makyajını yapmakta olan eşini beklemeye başladı. Yarım saat sonra da eşi geldi ve hazır olduğunu söyledi:

- Seni bu denli çok beklettiğim için kusura bakma! dedi eşine. Kaşlarıma kalem çekmekti, göz kapaklarımı boyamaktı, kirpiklerimi takmak, yüzüme fondöten, yanaklarıma allık sürmek, dudaklarımı boyamak derken, bir saate yakın zamanım gitti doğal bir görünüme sahip olabilmem için...

Sarışın bomba partinin en önemli kişisi oluverdi birden. Hemen tüm erkekler etrafına toplanıverdiler. Köşede bir kadın kocasının kulağına fısıldadı:

- Anlamıyorum, erkekler onda ne buluyorlar?

Adam:

- Ben de gidip bir yakından bakayım...