Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Bir tanem, kocam, canım erkeğim... Senin kalbini kırdığım için dünden beri
uyuyamıyorum... Çok haksızdım... Unutup beni affeder misin? Yokluğunu her an, her saniye içimde hissediyorum. Aptalın biriyim ben... Hiç kimse senin yerini dolduramaz... Seni seviyorum... Aşkım... Karın...

Not: Sayısal Loto'da büyük ikramiye kazandığın için tebrikler...

Oy ver:
loading
1.5(2 oy)

Hayvanat bahçesinde iki ahtapot kollarını birbirine sarmış dolaşıyorlardı. Erkek ahtapot eğildi hafif bir sesle dişi ahtapotun kulağına fısıldadı:

- Ne güzel bir gece değil mi sevgilim? Mehtap, yıldızlar, sen, ben... Ve bu güzel gecede seninle ikimiz böyle; kol kola, kol kola, kol kola, kol kola, kol kola, kol kola, kol kola, kol kola dolaşıyoruz!...

Oy ver:
loading
4(7 oy)

Okulda dayak yiyen bir çocuk babasına öğretmenini şikayet eder. Babası:

- Oğlum! Dayak Cennetten çıkmıştır!

Deyince... Zeki çocuk şu karşılığı verir:

- Babacığım iyi bir şey olsaydı, cennetten çıkarılır mıydı?

Oy ver:
loading
4.5(7 oy)

Nasrettin Hoca bir gün köyden şehre giderken yorulmuş tarlanın kenarındaki ceviz ağacının altında dinleneyim demiş. Şöyle bir etrafına bakınıp ağacın altına uzanmış. Ve şöyle düşünmüş:

- Ey Allah'ım gücüne sual olmaz amma, incecik kabak sapında kocaman kabak var, koskocaman ağaçta küçücük ceviz var, bu nasıl iş? deyip uykuya dalmış.

Ağaçtan bir ceviz hocanın kafasına düşüvermiş. Ve kafada ceviz büyüklüğünde bir şiş olmuş. Hoca hiddetle uyanmış ve:

- Yarabbi sen en iyisini bilirsin! demiş. Şimdi o kabak ağaçta olsaydı benim halim ne olurdu?

Oy ver:
loading
3.5(24 oy)

Askerin biri komutanını evine bırakırken yolda arabanın benzini biter asker arbayı durdurur. Asker de çok fena sıkışmıştır. Fırsat bu fırsat deyip, başlar arbanın deposuna işemeye... Bunu gören komutan askere sorar: "Oğlum şimdi senin yaptığın normal mi?" der. Asker de cevap verir: "Hayır komutanım kurşunsuz!"

Oy ver:
loading
1(1 oy)

Sayfalar