Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Tıp fakültesinde bir derste... Profesör uyuklamakta olan bir öğrenciyi ayağa kaldırıp sormuş:

- Söyle bakalım! demiş. Şuradaki kurbağanın kafasını kesesem ne olur?

Öğrenci düşünmeden cevap vermiş:

- Ölür hocam!

Hoca sinirlenmiş;

- Otur yerine!... demiş. Geçen derste de anlatmadım mı? Kurbağanın kafasını kesersen 24 saat daha yaşar!

Yerindeyken geçen derste hakikaten de bunların anlatıldığını anımsayan öğrenci, mahçup bir ses tonuyla:

- Hocam, siz ona yaşamak mı diyorsunuz?

Oy ver:
loading
4(4 oy)

Futbol maçı başlamadan önce iki takımdan birinin kaptanı, hakemi bir köşeye çekip:

- Hocam... der; sen bizim takımın durumunu bilmezsin... Bu maçı bize kaybettirecek olursan, bizimkiler seni ne yapar bilir misin?

- Ne yaparlar?

- Seni parça parça ederler...

Hakem cevap verdi:

- Anlaşıldı, siz bu oyunda berabere kalacaksınız...

- Neden?

- Öteki takımın kaptanı da bana aynı sözleri söyledi de ondan!...

Oy ver:
loading
4(6 oy)

Bir otobüs dolusu politikacı seçim kampanyası için Teksas'ta dolaşıyorlarmış. Büyük bir çiftliğin yanından geçerken otobüs, şoförün dalgınlığı yüzünden şarampole yuvarlanmış. Çiftlikte yaşayan bir çiftçi kaza yerine gelmiş, açıkta kalmasın diye cesetleri gömmeye başlamış. Ertesi sabah, şerif soruşturma için çiftliğe gelmiş. Çiftçiye sormuş:

- Otobüsteki bütün politikacıları gömdün demek... Hepsi de ölüydü, eminsin değil mi?

Çiftçi cevap vermiş:

- Bazıları yaşadıklarını iddia ettiler ama politikacıları bilirsiniz. Nasıl yalan söylerler!!!

Oy ver:
loading
2(3 oy)

Abdülhak Hamit’in evindeki sohbette, konu gençlik ve ihtiyarlıktan açılır. Yaşı geçmiş bir hanım, Abdülhak Hamit’e döner ve:

- Efendim, gönül kocamaz! der.

Abdülhak Hamit cevap verir:

- Kocamaz efendim ama kocamış bir vücut içinde oturmak da istemez!

Oy ver:
loading
1.5(2 oy)

Adam devamlı gittiği barda; aylardır tek başına otururken gördüğü çok güzel hanımın yanına giderek, birlikte evine gitmeyi teklif etmiş.

- Hayır! demiş kadın nazikçe... Biliyorum bu yüzyılda çok ender bir şey... Ama gerçekten sevebileceğim bir erkek karşıma çıkana kadar bekaretimi muhafaza edeceğim.

- Bu devirde imkânsız! diye cevap vermiş adam. Nasıl dayanabiliyorsunuz?

- Vallahi ben bu duruma fazla takmıyorum, demiş kadın. Ama kocam gerçekten kafayı yiyecek!...

Oy ver:
loading
3(6 oy)

Sayfalar