Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Ameliyathane kapısında dört dönen adama, hemşire müjdeyi vermiş:

- Beyfendi bir oğlunuz oldu!

Adam sevinçle haykırmış:

- Yaşasın... İsmi Çetin olacak... Oğlum benim!

Hemşire biraz yüzünü ekşiterek adamın yanına gelmiş ve:

- Ancak Çetin'in bir kolu yok, demiş.

Adam üzülerek:

- Olsun ben Çetin'im için herşeyi yaparım, onu gösterin bana, demiş.

Bunun üzerine hemşire:

- Ama Çetin'in diğer kolu da yok, demiş.

Adamın afallaması sürerken hemşire sayıvermiş:

Oy ver:
loading
3(12 oy)

Soğuk ve karlı bir günde, bir iş adamıyla sarışın sekreteri; yollarını kaybetmişler ve bir ormanda kaybolmuşlar. Bir süre sonrada arabaları bozulmuş ve arabayı terk etmek zorunda kalmışlar. Zor ve uzun bir yürüyüşten sonra ormanın içinde bir kulübe bulmuşlar ve kendilerini hemen bu kulübenin içine atmışlar. Kulübede bir yatak, bir uyku tulumu ve bir sürüde battaniye olduğunu görürmüşler. Adam bir centilmen olarak sekretere onun yatakta yatabileceğini söylemiş ve kendide uyku tulumu alıp yere yatmış. Adam yattıktan birkaç dakika sonra sarışından bir ses gelmiş:

Oy ver:
loading
2.5(19 oy)

Kadın: - Ben ölürsem ne yaparsın? Tekrar evlenir misin?

Adam: - Hayır, kesinlikle hayır!

Kadın: - Neden? Evli olmak hosuna gitmiyor mu?

Adam: - Öyle demek istemedim. Tabii ki gidiyor.

Kadın: - O zaman neden tekrar evlenmezsin ki?

Adam: - Tamam... Tamam evlenirim.

Oy ver:
loading
3(13 oy)

Bir Yahudi, bir Hristiyan ve bir Müslüman kimin daha çok dindar olduğuna dair tartışıyorlarmış. "Çölün ortasında devemin üzerinde gidiyordum" demiş Müslüman. "Aniden, nereden geldiği belli olmayan çok büyük bir kum fırtınası koptu. Devemin yanına uzandım, deveyle birlikte kumlara daha çok gömüldükçe, gerçekten sonumun geldiğini düşündüm. Ama, Allah'a inancımı yitirmedim. Dua ettim, dua ettim ve aniden etrafımdaki on millik alanda fırtına durdu ve ben köyüme dönebildim." Hristiyan , "Bir gün okyanusta küçük bir kayıkta balık tutarken, dev bir fırtına koptu. 2 metre boyunda dalgalar!

Oy ver:
loading
3(21 oy)

İki Kırşehir'li, Ankara'ya düğüne gitmişler. Tabii ki gece yarılarına kadar içmişler zil zurna sarhoşlar. Sabaha karşı geri dönmeye karar vermişler. Ankara çıkışında trafik polisi çevirme yapıyormuş. Bunlarıda çevirmişler. Polis ehliyet ruhsat sormuş, bunlar hemen vermişler. Ama acayip içki kokuyorlar. Polis:

- Size ceza keseceğim! demiş.

Polis, bunların bilinçlerinin hala açık olup olmadığını anlamak için sormuş:

Oy ver:
loading
4(17 oy)

Sayfalar