Temel gece işinden eve dönerken evinin yandığını fark eder. Alevlerin arasına dalıp ilk önce kızını kurtarır. Sonra oğlunu daha sonra karısını kurtarır. İçeri aralıklarla girip çıkmaya devam edince Dursun merak edip sorar:
1950'li yıllarda Türkiye'ye birkaç Amerikalı mühendis gelmiş. Bazı imar çalışmalarına rehberlik ediyorlarmış. O zamanlar Türkiye'de yol güzergahını belirleyecek ne alet var, ne de eleman. Nafia mühendisleri bir eşeği yokuşa sürüyorlarmış, arkasından da yol işçileri şeritmetre çekip eşeğin ayak izlerine kazık çakıyormuş. Böylece yapılacak yol için istikamet belirliyorlarmış. Bu durum Amerikalı mühendislerden birinin dikkatini çekmiş. Mühendis sormuş: