Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Temel, İstanbul'a gitmiş. Boğaz köprüsünden geçerken bavulu denize düşmüş. Bir süre bavulun ardından çaresiz bakmış... Sonra da kendini teselli etmiş:

- Amaaan!... Düşerse düşsün, anahtarı bendedir!

Oy ver:
loading
5(3 oy)

Öğretmen derste öğrencilere; "Fransızca'da evlenmiş bayanlara madam, henüz evlenmemiş bayanlara ise matmazel denir." diyerek aradaki farkı açıklamış. Ardından da konuyu pekiştirmek için öğrencilerden birine sormuş:

- Neymiş evladım madam ile matmazel arasındaki fark?

Öğrenci:

- Mösyö'dür öğretmenim!...

Oy ver:
loading
4(110 oy)

İki İngiliz asilzadesi fırsat buldukça buluşup muhabbet ederlermiş. Klasik İngiliz asilzadeleri gibi bunlar da uşaklarından vazgeçemezlermiş. Bunlardan birinin durumu o kadar kötüymüş ki mali yönden ama yine de uşağından vazgeçmiyormuş. Diğeri ise ne uzayıp ne kısalmakta dostunun içten içe çöküşüne çaresiz seyirci kalmaktaymış.

Oy ver:
loading
2.5(3 oy)

Temel boğulmak üzere olan bir adamı görünce hemen denize atlamış ve adamı kurtarmış. Karaya çıkınca da adamı tuttuğu gibi tekrar denize atmış. Bu durumu gören Dursun sormuş: "Uşağum ne yapıyorsun?" diye. Temel de kendince açıklamış:

- Biz büyüklerimizden böyle öğrendik. İyilik yap denize at, balık bilmezse Halik bilir!...

Oy ver:
loading
2.5(12 oy)

Yaşlı adam, bir gün, tanıdığı genç ve güzel bir kızla karşılaşmış ve hal hatır sormak için:

- Nasılsın kızım, durumlar nasıl, ne var ne yok? demiş.

Genç kız:

- İyilik, güzellik efendim sizi sormalı?

Yaşlı adam:

- Vallahi bizden yalnız iyilik!

Oy ver:
loading
4(60 oy)

Sayfalar