Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Bir gün köy ahalisi, köy kahvesinde bir yandan haberleri izliyorlarmış; bir yandanda pişpirik çeviriyorarmış. Mustafa Ağabey, televizyonda Ecevit'i görmüş ve demiş ki:

- Ulan, başbakan oldu yüzümüze bakmıyor. Eskiden böylemiydi be! Etrafımda dolanırdı! Hey be... Zaman ne çabuk geçiyor!

Tabii kahvedekiler merakla sormuşlar:

- Mustafa Ağabey, sen nereden tanıyorsun başbakanı yahu?

Mustafa Ağabey istifini bozmadan cevap vermiş:

- Ulan üniversite yıllarında ağabeylik ettim ona! Az ekmeğimi yemedi! Gel gör ki şimdi bizi unutmuş baksana!

Oy ver:
loading
3.5(24 oy)

Aytenin evlilik yaşı gelmiştir fakat göğüsleri yok denilecek kadar küçüktür. Mahalledeki arkadaşlarının ısrarı üzerine silikon yaptırmaya karar verir. Fakat özel hastaneye parası yetmediği için SSK'ya yaptırmaya karar verir. Aytenin göğüsleri çok güzel olmuşur fakat bir süre sonra sarkar. Hemen doktora gider. Doktor: "Böyle durumlarda kollarını bir kuş gibi çırp göğüslerin eski haline dönecek!" der. Bir süre sonra Ayten evlenir. Tam gerdeğe girecekken göğüsleri sarkar hemen kollarını bir kuş gibi çırpmaya başlar.

Oy ver:
loading
3(32 oy)

Üç tıp öğrencisi yolda yürüyormuş. Önlerinde paytak paytak, sıkıntıyla ve zorla yürüyen yaşlı bir adam dikkatlerini çekmiş. Aralarında yaşlı adamın sorununun ne olduğuna dair bir tartışma başlamış. Birincisi apandist olabileceğini söylemiş. İkincisi böbrek taşı olduğunu ileri sürmüş. Üçüncüsü ise bağırsak düğümlenmesi diye tutturmuş. Bir türlü aralarında karara varamayınca yaşlı adama sormaya karar vermişler. Hep beraber yaşlı adamın yanına gidip sormuşlar. Yaşlı adam ise aynı sıkıntılı yüz ifadesiyle: "Çocuklar, ben de gaz var sanmıştım ama maalesef hepimiz yanıldık. İshalmişim!!"

Oy ver:
loading
3(15 oy)

Akıl hastanesinden iki deliyi salıvereceklermiş. Doktorlar kendi aralarında: "Şunlara son bir test yapalım da görelim akılları başlarına gelmiş mi?" demişler. Bunun üzerine iki deliyi bir masa başına çağırmışlar. Masanın üzerine bir kavanoz dolusu siyah zeytin, bir kavanoz dolusu da canlı hamamböceği dökmüşler ve "Buyurun beyler, yiyiniz." demişler. Delilerden bir tanesi hemen zeytinlere saldırmış… Ötekisi araya girmiş: "Önce kaçanları yiyelim, öbürleri nasıl olsa duruyor!"

Oy ver:
loading
4(17 oy)

Adam ölüm döşeğinde karısına sormuş:

- Karıcığım seni çok seviyorum. Yalnız içimi kemiren bir soru var. Lütfen samimi bir şekilde cevap ver. Beni hiç aldattın mı?

Kadın demiş ki:

- Üç kez aldattım!

Adam şaşkınlıkla sormuş:

- Ne zaman?

Oy ver:
loading
3(7 oy)

Sayfalar