Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Fakir kızcağıza akşam görücü gelecekmiş. Kızcağızın ne üstte var ne başta... Topu topu iki kıyafetinden birinin çeşitli yerleri yırtık, diğerinin ise yırtılan yerleri büzülüp iple bağlı halde... Kıyafetleri götürüp annesine göstermiş:

- Anneciğim akşam güldallıyı mı giyeyim, top topluyu mu?

Oy ver:
loading
1(1 oy)

Bir ay sürecek tehlikeli bir uzay yolculuğu için bir Fransız, bir Alman bir de Türk astronot seçilmiş. Kendilerine yolculuğun tehlikesi ve başarılmasının getirileri anlatılarak da iyice bilgilendirilmişler. Yolculuğu tertipleyen kurul, dönmeme ihtimaline karşın son isteklerini sormuş. Fransız yanında götürmek için bir kasa şampanya, Alman bir fıçı bira ve Türk de bir karton sigara istemiş.

Oy ver:
loading
3(16 oy)

Temel, İstanbul'a gitmiş. Boğaz köprüsünden geçerken bavulu denize düşmüş. Bir süre bavulun ardından çaresiz bakmış... Sonra da kendini teselli etmiş:

- Amaaan!... Düşerse düşsün, anahtarı bendedir!

Oy ver:
loading
5(3 oy)

İki İngiliz asilzadesi fırsat buldukça buluşup muhabbet ederlermiş. Klasik İngiliz asilzadeleri gibi bunlar da uşaklarından vazgeçemezlermiş. Bunlardan birinin durumu o kadar kötüymüş ki mali yönden ama yine de uşağından vazgeçmiyormuş. Diğeri ise ne uzayıp ne kısalmakta dostunun içten içe çöküşüne çaresiz seyirci kalmaktaymış.

Oy ver:
loading
2.5(3 oy)

Temel boğulmak üzere olan bir adamı görünce hemen denize atlamış ve adamı kurtarmış. Karaya çıkınca da adamı tuttuğu gibi tekrar denize atmış. Bu durumu gören Dursun sormuş: "Uşağum ne yapıyorsun?" diye. Temel de kendince açıklamış:

- Biz büyüklerimizden böyle öğrendik. İyilik yap denize at, balık bilmezse Halik bilir!...

Oy ver:
loading
2.5(12 oy)

Sayfalar