Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Salamon be! Benim hanım çok müsrif, para yetişmiyor. İnanamazsın, Pazar günü benden 200 frank istedi, Pazartesi 300, Salı 400, Çarşamba 500, Perşembe 800, dün de 1000 frank!...

- Acıdım sana be Mison. Nereye harcıyor bu kadar parayı?

- Ne bileyim ben, verdiğim yok ki!...

Oy ver:
loading
4(10 oy)

Temel'in köyüne bir gün ziraat mühendisleri gelmiş. Köydeki tarlalarda araştırma yapıp, sırayla tarlaların verimini ölçmüşler. Temel'in tarlasında ölçüm yaptıktan sonra; Temel'in yanına gelmişler; "Temel bey" demişler, "Tarlanız çok verimli. Bu tarlaya 1 verirseniz 5 alırsınız." Temel üzülmüş; "Ne diyorsunuz?" demiş, içeri koştuğu gibi bi kazma kapmış... Dışarı çıkarken mühendislerden biri sormuş; "Temel bey nereye gidiyorsunuz?" Temel demiş ki:

- Haçan siz ha puraya bekleyun misafirimsinuz. Pen ceçen yıl kaynanami pu tarlaya cömdiyudum. 5 almadan cideyim de çıkarup celeyum.

Oy ver:
loading
4(9 oy)

Bir gün Temel hamsi satmaya başlamış. Ama yalnızca kafasını... Adamın biri yanaşıp Temel'e sormuş:

- Niye hamsinin sadece kafasını satıyorsun? diye.

Temel de demiş ki:

- Hamsinin kafası insanın zekasını güçlendirir, insanı daha akıllı yapar.

Bunu duyunca adam demiş:

- Ver bakalım bir tane.

Temel vermiş hamsi kafasını. Adam yemiş ve sormuş; "Ne kadar?".

Temel demiş; "20 kuruş".

Adam çıkarıp veriş parasını. Temel parayı alırken sormuş:

- Bir değişiklik hissediyor musun?

Oy ver:
loading
4(9 oy)

Temel'in kızı kaçırılır. Temel öğrenir ki; oğlan, kızı uçakla Almanya'ya kaçırıyor. Havaalanına gider ama kızla oğlanı uçağa binmeden yakalayamaz. Hemen aklına Almanya'da yaşayan arkadaşı Dursun gelir. Uçağın iniş saatini öğrenip telefona sarılır. "Alo Tursin benim kizi bir oğlan Almanya'ya kaçirayi. Saat 08:00'te orata olacaklar. Havaalanına cit... İçisinu te yakala!"

Oy ver:
loading
4(8 oy)

Evin sonradan görme hanımı, hizmetçisini tembihliyormuş:

- Misafirlerin yanında ne istersem isteyeyim, o şeyden bir tane bile olsa sen; "Hangisini efendim?" diye soracaksın.

Akşam bir karı-koca misafirliğe gelmiş. Önce çaylar içilmiş, sonra evin hanımı hizmetçiye seslenmiş:

- Üşüdüm bana kürkümü getir.

Hizmetçi tam da tembihlediği gibi sormuş:

- Hangisini efendim?

Hanım tarif etmiş ve hizmetçi hanımın kürkünü getirmiş. Daha sonra da hanım ne isterse hizmetçi sormuş; "Hangisini efendim?". Misafirleri uğurlarken hanım hizmetçiye seslenmiş:

Oy ver:
loading
4(8 oy)

Sayfalar