Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Meclis Genel Kurul Salonu'nun giriş kapısının tamiri gerekiyormuş. Konuyla ilgili bürokrat, iki ayrı firmadan marangoz davet ederek kapıyı göstermiş ve fiyat istemiş. Birinci marangoz:

- 500 liraya olur bu iş, demiş. 200 lira malzeme, 200 lira işçilik, 100 lira da kâr.

Bürokrat ikinci marangoza dönmüş:

- Siz aynı işi kaça yaparsınız?

- 2.500 lira.

- Nasıl olur bu kadar fiyat farkı?

- 1.000 lira bana, 1.000 lira size, demiş ikinci marangoz. 500 lirayı da bu arkadaşa veririz kapıyı yapar.

İhale ikinci marangoza verilmiş.

Oy ver:
loading
4(7 oy)

Fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve antropologdan oluşan bir heyet bir araştırma için arazide bulunmaktadır. Birden yağmur bastırır. Hemen yakındaki bir arazi evine sığınırlar. Ev sahibi bunlara bir şeyler ikram etmek için biraz ayrılır. Hepsinin dikkati soba üzerinde toplanır. Soba yerden 1 m. kadar yukarda, altındaki dizili taşların üzerindedir. Sobanın niçin böyle kurulmuş olabileceğine dair bir tartışma başlar. Kimyacı:

- Adam sobayı yükselterek aktivasyon enerjisini düşürmüş, böylece daha kolay yakmayı amaçlamış.

Fizikçi:

Oy ver:
loading
4(7 oy)

Temel bir gün ölüp, cehenneme gitmiş. Şeytanlar ona işkence yapmaya başlayınca demiş ki:

- Ama siz misafire, daha gelir-gelmez böyle davranırsanız, buraya bir daha kimse gelmez!

Oy ver:
loading
4(52 oy)

Doktorun biri doğacak çocuğun, ileride ne olacağını hamilelik aşamasında anlayabiliyormuş. Kadının biri bu doktora gitmiş: "Benim ikiz bebeğim olacak ben bunların ilerde ne olacağını çok merak ediyorum!" demiş. Doktor da kadını muayene edip: "Üzgünüm ama... Bunlar büyüyünce terörist olacak!" demiş. Kadıncağız çok üzülmüş: "Ben adlarını Dorch ve Mark koyacaktım!" diye iç geçirip devam etmiş: "O halde doğumu siz yaptırın, hemşire hanım da elinde tüfekle beklesin çıktıklarında vursun!" demiş. Doktor da hemşire de kabul etmiş.

Oy ver:
loading
4(26 oy)

İki fakir konuşurken hayaller kurmaya başlarlar. Biri diğerine sorar:

- Dostum mesela, senin iki araban olsa birini bana verir misin?

- Tabii veririm.

- Ya iki evin olsa, birini bana verir misin?

- Tabii ki.

- İki horozun olsa birini bana verir misin?

- Hayır, veremem.

- Peki niye veremezsin?

- E iki horozum var!...

Oy ver:
loading
4(19 oy)

Sayfalar