Karadenizli Fıkraları

Bir gün Temel elini beline koymuş dalgın dalgın yürüyormuş. Bu durum Karadeniz'e tatile gelmiş birinin dikkatini çekmiş. Farkettirmeden uzaktan uzağa Temel'i seyretmeye başlamış. Temel otobüsüne binmiş eli hala belinde... Otobüsten inmiş eli belinde... Saatlerce yol yürümüş eli hala belinde... Onu izleyen adam dayanamamış; koşup, Temel'in yolunu kesmiş:

- Kardeşim bir rahatsızlığın mı var?

Temel:

- Yooo.

Adam:

- Yoksa deli misin? Temel'in Eli hakkında devamını oku »

Temel ehliyeti yeni almış. Dümdüz yolda araba sürmeyi becerememiş; yolun kenarındaki direğe çarpıp, araçta sıkışıp kalmış. Kaza yerine gelen bir trafik polisi, kurtarma ekibi Temel'i sıkıştığı yerden kurtarmaya çalışırken, Temel'in moralini yükseltmek için onu konuşturmaya başlamış.

- Beyefendi iyi iyimisiniz?

Temel; "İyiyim, iyiyim" demiş, "sıkıştım sadece."

Polis:

- Beyefendi isminizi söyleyin de eşinize haber verelim.

Temel:

- Gerek yok! demiş, Siz "kocan kaza geçirdi" deyin o beni tanır!...

Birgün komutan Dursun'a sormuş:

- Vatan bizim neyimizdir?

- Vatan bizim anamızdır!

Komutan bir de Temel'e sormuş:

- Vatan bizim neyimizdir?

Temel:

- Dursun'un anasıymış komutanım!...

Temel gece eve çok geç vakitte zil zurna sarhoş olarak gelmiş. Sabah kalktığında pantolunun üzerine kusup berbat ettiğini farketmiş. Durumu karısı Fadime'ye farkettirmemek için:

- Ula Fadime demiş, Tün muhtar içtu içtu en soninda ta üstüme kusti.

Fadime almış pantolu yıkamaya götürmüş. Biraz sonra da içerden seslenmiş.

- Ula Temel ha pok yiyenun uşağu muhtar pantola sadece kusmamiş. Ha pir te içüne pislemuş!...

Yurt çapında aranan bir suçlu için tüm emniyet kuvvetlerine; suçlunun bir adet cepheden, iki adet profilden resmi dağıtılmış. Birkaç gün sonra Karadeniz bölgesinde bir karakoldan açıklama yapılmış:

- Suçlulardan ikisini yakaladık. Üçüncüsünün yakalanması an meselesi!...