Kısa Fıkralar

Bir gün Nasreddin Hoca eve doğru yürüyormuş, bir arkadaşı arkadan seslenmiş:

- Aman hoca gördün mü biraz önce geçen helva kazanı ağzına kadar doluydu.

Hoca istifini bozmadan

- Bana ne? demiş.

Arkadaşı:

- Ama hoca helva kazanı sizin eve gidiyordu, buna ne dersin? demiş.

Hoca yine istifini bozmadan:

- O zaman sana ne? demiş.

Oy ver:
loading
4(14 oy)

Hoca bir gün Timur'un huzurundaymış. Aralarında tam iki arşın uzaklık varmış. Timur sormuş birden:

- Söyle bakalım Hoca, eşekle senin aranda ne fark var?

Hoca lafı yapıştırmış:

- Tam iki arşın efendimiz...

Oy ver:
loading
4(18 oy)

Nasreddin Hoca'nın bir komşusu varmış. Devamlı Hoca'dan bir şeyler ister ama geri vermezmiş. Hoca da haliyle sıkılmaya başlamış bu işe... Yine bir gün komşusu gelmiş Hoca'ya:

- Hocam, bizim ip koptu. Sende var mı 5 metre kadar? Yarın çarşıdan alınca geri veririm senin ipi, demiş.

Hoca da:

- Veremem ipe un serdim! demiş.

Komşusu:

- Hocam, hiç ipe un serilir mi? demiş.

Hoca da:

- Gönlüm razı değilse vermeye, ipe un da serilir! demiş.

Oy ver:
loading
4(17 oy)

Hoca'nın iki karısı varmış. Bir gün "En çok hangimizi seviyorsun?" diye sormuşlar. Hoca söylemek istememiş. Yeni karısı sormuş:

- İkimiz de göle düşsek, önce hangimizi kurtarırdın?

Hoca eski eşine:

- Sen biraz yüzme biliyordun degil mi?

Oy ver:
loading
4(11 oy)

Öğretmen uzun uzun proteinler, karbonhidratlar, yağlı maddeler konusunda bilgiler verdi, insanların beslenmesi ile ilgili açıklamalar yaptı... Sonunda bir soru sordu:

- Siz bana, insan için en önemli üç gıdayı sayabilir misiniz?

Arkalarından bir öğrenci seslendi:

- Sabah kahvaltısı, öğle yemeği, akşam yemeği efendim!...

Oy ver:
loading
4(10 oy)

Sayfalar