Kısa Fıkralar

Hasta dahiliye uzmanına gider. Doktor hastayı soyar ve sadece dinleme aletiyle dinleyerek:

- Nefes al... Bırak... Nefes al... Bırak... Diyerek muayeneyi tamamlar.

Hasta parayı çıkarır doktora uzatır:

- Kokla... Bırak... Kokla... Bırak...

Oy ver:
loading
3.5(6 oy)

Bir gün komutanlar kendi aralarında konuşuyorlarmış; "Karılarımızla yatmamız angarya mıdır, değil midir?" diye. Sonra odaya erlerden biri girmiş, ona sormuşlar:

- Söyle bakalım Mehmet, bizim karılarımızla yatmamız angarya mıdır?

Mehmet cevap vermiş:

- Hayır! Angarya değildir komutanım. Öyle olsaydı, o işi de bize yaptırırdınız!

Oy ver:
loading
4(6 oy)

Öğretmen Ali'yi tahtaya kaldırmış. "At koştu... Suya düştü... Boğuldu!" cümlesini ingilizceye çevirmesini istemiş. Ali de çevirmiş:

- Dettah, dıgıdık dıgıdık dıgıdık... Cumburlop... Gulu gulu gulu!...

Oy ver:
loading
4(30 oy)

Salamon be! Benim hanım çok müsrif, para yetişmiyor. İnanamazsın, Pazar günü benden 200 frank istedi, Pazartesi 300, Salı 400, Çarşamba 500, Perşembe 800, dün de 1000 frank!...

- Acıdım sana be Mison. Nereye harcıyor bu kadar parayı?

- Ne bileyim ben, verdiğim yok ki!...

Oy ver:
loading
4(10 oy)

Öğretmen Ali'yi tahtaya kaldırmış. "Dünyamızın uydusu nedir?" diye sormuş. Ali düşünmüş bulamamış. Arkadaşı bir çimdik atmış. Ali: "Aaaaay" diye bağırmış. Öğretmeni: "Aferin yavrum, otur" demiş.

Oy ver:
loading
4.5(6 oy)

Sayfalar