Kısa Fıkralar

Adamın biri; saç-baş dağınık, gözler kızarmış, elektrik direğine sarılmış, etrafı seyrediyor. Polisin biri ise, yavaş adımlarla etrafına bakınarak direğe sarılmış adama yaklaşıyor ve öğüt veriyor:

- Bu denli çok içmek, sizi hırpalar ama, zevk de vermez. Lütfen kendi gücünüzle ayakta durmaya alışınız! Bırakın o direği!..

Adam söz dinler ve direği bırakır. Ve direk devrilir...

Oy ver:
loading
1(2 oy)

Temel dinlediği bir fıkraya 4 kere gülmüş:

  1. Anlatılınca
  2. İzah edilince
  3. Anlayınca
  4. Hala anlamadığını anlayınca
Oy ver:
loading
1(2 oy)

Eczacı Levi alı al moru mor İzhak'ın kapısını çalmış. İzhak:

- Ne oluyor Levi, nedir bu telaş?

Levi:

- Sorma İzhak! Ben bugün sana mide ilacı veriyorum diye zehir vermişim!

İzhak:

- Eyvah!.. Ne olacak şimdi?

Levi:

- Ne mi olacak? 5 lira daha vereceksin!!!

Oy ver:
loading
3.5(9 oy)

İki deli bir gün deliler hastanesinden kaçmış. Kimse bu delileri bulamamış. Doktorlar ümitlerini kestikleri an deliler çıkagelmiş. Doktorlar hayretle "Niye geldiniz?" demişler. Deliler:

- Yarın kaçacağız da, onun provasını yaptık!...

Oy ver:
loading
4.5(5 oy)

Bir sünnetçi dükkanının vitrinine şemsiye koymuş. Bu durum sünnetçinin bir arkadaşını çok meraklandırmış. Adam gelip sünnetçi arkadaşına sormuş:

- Azizim sünnetçi vitrininde şemsiyenin işi ne?

Sünnetçi gayet sakin cevap vermiş:

- Ne koysaydım?!.

Oy ver:
loading
3.5(31 oy)

Sayfalar