Aşk Hikayeleri

Aşk hikayeleri; en asil duygu aşkı konu edinir. İki canlının birbirine karşı beslediği derin hisleri, birbirlerine kavuşmak için yaptıklarını konu edinir. Bazıları tarihte yer etmiştir.

Bir zamanlar gökyüzünde birbirlerini gerçekten çok seven bir bulutla yıldız vardı...Bulut gökyüzünün en şeker, en pembe bulutu yıldızsa; en parlak, umudu en çok yansıtan yıldızıydı...

Gökyüzündeki her varlık onların sevgisini kıskanırdı... Tatlı bir kıskançlıktı onlarınkisi... Ama biri vardı ki; bulut ve yıldızın ayrılmalarını yürekten istiyordu... Hem de yıldızın en yakın arkadaşı olmasına rağmen...

Oy ver:
loading
4(39 oy)

Kelebek, Merhaba" demiş papatyaya… "Sizi uzaktan gördüm ve yanınıza gelmek istedim."  Papatya nazlı nazlı bakmış konuğuna ve "Size de merhaba" demiş, "Ben de yalnızlıktan sıkılmıştım zaten." Birbirlerinin yalnızlıklarını paylaşıp sohbete başlamışlar...

Kelebek ona hayat hikayesini, nerede dünyaya geldiğini, geçtiği ormanı, tepeleri anlatmış. Papatya da ona kendinden bahsetmiş.

Oy ver:
loading
3.5(63 oy)

Bir Deniz feneri… Okyanusla sonsuza dek komşu… Okyanusun mu ona daha çok ihtiyacı var yoksa deniz feneri mi okyanus için vazgeçilmez bir sevgili? Gündüzleri, deniz feneri isyanlarda… Çünkü yanı başındaki biricik sevgilisi gözlerinin önünde güneşle ihtirasla sevişmekte. Hep gece olsun ister, sevgilisi ona kalsın, yalnız onda bulsun gecedeki renginin güzelliğini…

Oy ver:
loading
3.5(48 oy)

Yıllar yıllar önce deniz kenarında çok güzel bir ülke varmış. Tabii ki bu masal ülkesinin bir kralı ve bir de dünyalar güzeli prensesi varmış. Prenses o kadar güzelmiş ki Kral ona bakılmasını yasaklamış. Her gün dolaşmak için saray muhafızları ile sarayın dışına çıktığında halk, eğilir ve gözlerini kapatır ya da evlerine kaçışırmış... Onu görmenin bedeli ölümle cezalanmakmış. Günlerden bir gün yine prenses dolaşmak için çıktığında; fakir bir köylü delikanlı her şeyi göze alarak başını kaldırmış ve prensesle göz göze gelmişler... O an fakir delikanlı prensese inanılmaz bir aşkla tutulmuş. Prensesin derin bakışlarının da boş olmadığını düşünmüş ve günlerce uyuyamamış.

Oy ver:
loading
3.5(24 oy)

İhanetin adı göçmen bir kuşa verilmiş, sadakatin adı ise; bir serçeye... Göçmen kuş, bütün bahar ve yaz boyunca küçük köyün üstünde uçmuş serçeyle beraber. Küçük sinekleri, kurtları yemişler. Kış yağmurlarıyla şaha kalkmış, derelerden su içmişler. Masmavi gökyüzünde dans etmişler, çiçek açan ağaçlara konup, papatya tarlalarında gezmişler...

Oy ver:
loading
3.5(29 oy)

Sayfalar