Nasreddin Hoca bir cimri tanıdığının evine gittiğinde tanıdığı ona bayat ekmek ile bir tabak bal ikram etmiş. Nasreddin Hoca bayat ekmeği dişi kesmeyince sinirinden balı kaşıkla yemeye başlamış. Ev sahibinin gözü yerinden oynamış:
- Aman efendim, bal ekmekle yenmez ise, insanın içini sıyırır! demiş.
Nasreddin Hoca hiç ses çıkarmadan balı bitirmiş ve:
Fahrettin Kerim Gökay, İstanbul Belediye Başkanlığı zamanında fırınları geziyormuş. Kendisine, ağzı oldukça bozuk bir fırıncı pasta ikram etmiş. Fahrettin Bey, şöyle bir tadına bakmış ve sormuş:
- Hımmm! Çok güzelmiş, ne kattın buna?
Fırıncı gülümseyerek yanıtlamış:
- Sana koydum efendim!
Fahrettin Bey, bu söz üzerine pastadan bir lokma daha almış ve devam etmiş:
- Ben de bütün fırıncılara söyleyeyim de, bundan sonra onlar da sana koysunlar!...
Clinton bir gün Bağdat'a gitmiş, Saddam'ın karşısına oturmuş. Bir bakmış ki Saddam'ın koltuğunda 2 tane düğme var. "Bunlar ne?" diye sormuş. Saddam: "Bak göstereyim!" demiş. Birincisine basmış alttan bir el cıkmış; Clinton'u gıdıklamaya başlamış. Saddam gülmüş, Clinton'un düştüğü duruma. İkinci düğmeye başmış bir el çıkıp Clinton'a vurmaya başlamış. Saddam kahkahalara boğulmuş.