Çok yaşlı bir adam 88. doğum gününü kutluyormuş. Adamnın oğlu konuşmaya başlamış:
- Baba, sen 88 yaşındasın ama sen aslında hissettiğin yaştasın!
Yaşlı adam konuşur:
- Öyle mi? O zaman ben 6 yıl önce öldüm!...
Bütünleme sınavına girmişti Hakan. Akşam evde babası sınavının nasıl geçtiğini sordu:
- Sorulara cevap verebildin mi, oğlum?
- Evet babacığım... Ne sordularsa tümüne tek tek cevap verdim.
- Peki, ne cevaplar verdin bakalım?
- Bilmiyorum, dedim babacığım!...
Babası Fikret'e sordu:
- Sınıfta durumun nasıl?
- Çok iyi babacığım. Sobanın yanında oturuyorum!...
Baba öfkeyle bağırıyordu:
- Rezalet! Kepazelik! Okulda iyice sermişsin. Hiç çalışmıyorsun!
- Ama baba, o kadar çok ders yığılıyor ki, başarmak imkânsız.
- Ne demen imkânsız? Ben Türkçede imkânsız diye bir kelime bilmiyorum.
Babasının bu sözü üzerine, oğlu odadan çıktı. Banyodan dişmacunu tüpünü alıp döndü, tüpü masanın üzerine sıkıp boşalttı. Sonra seslendi:
- Haydi bakalım, doldur şimdi bu macunu tüpe!