Kısa Fıkralar

Bir gün, Nasreddin Hoca Konya'ya gitmiş. Camide vaaz verirken:

- Ey müslümanlar! demiş. Sizin kentinizin havasıyla bizim Akşehir'in havası birdir.

Vaazı dinleyenlerden biri:

- Nereden biliyorsun Hoca'm? diye sormuş.

Nasrettin hoca:

- Akşehir'de ne kadar yıldız varsa, Konya'da da o kadar var! yanıtını vermiş.

Oy ver:
loading
4.5(13 oy)

Kadın, eve geldiğinde, kapının önünde yığılı valizleri görür...

Kadın: - Nedir bütün bu valizler?

Adam: - Loto'dan para kazandım!

Kadın: - Çok iyi nereye gidiyoruz?

Adam: - Gitmiyoruz sen evi terk ediyorsun!...

Oy ver:
loading
5(1 oy)

İki erkek bir lokantada oturmuş pencereden bakıyorlardı, biri:

- Karşıdan karşıya gecen şu iki kadını görüyor musun? Biri karım diğeri ise metresimdir.

Diğeri:

- Allah sana uzun ömürler versin. Şimdi ben de aynısını söyleyecektim!...

Oy ver:
loading
2(6 oy)

Hasta, doktora derdini anlattı:

- Sabahları bir türlü yataktan kalkamıyorum. Canım hiç çalışmak istemiyor.

- Şikayetiniz bunlar mı?

- Evet.

- Bunun adı, tembellik.

- Biliyorum, doktor. Ama patronuma hastayım demek için bunun Latince bir adı yok mu?

Oy ver:
loading
4(7 oy)

Delinin birisi hastaneden taburcu olacakmış. Son muayene için başhekim gelir. Deliye sorar:

- Elin nerede?

Deli gösterir.

- Bacağın nerede?

Deli yine gösterir.

- Burnun nerde?

Deli yine gösterir.

Baş hekim doktorlara: "Bırakın!" emrini verir ve çıkar. Hekim çıktıktan sonra deli göbeğini gösterir ve:

- Bende bu kafa varken tabi salıverirsiniz, der.

Oy ver:
loading
4(5 oy)

Sayfalar