Kısa Fıkralar

Deli hastahanesindeki deliler 4 yıldan beri aynı deliğe bakıyorlarmış. Doktorlar da delilerin 4 yıldan beri neye baktıklarını merak etmiş ve sıraya girmişler. Bakan arkaya geçiyormuş. Doktorlar bakıp da hiç birşey göremeyince, delilere bu delikte birşey göremediklerini söylemişler. Deliler de: "Biz 4 senedir bakıyoruz bir şey göremiyoruz siz bir bakmayla görebilir misiniz hiç?" demişler.

Oy ver:
loading
3(8 oy)

Temel, kafasını ekmek fırınının kapısından içeri uzatıp:

- Uşağum, oradan bir ekmek vermeni rica edeyrum.

Fırıncı da Karadenizlidir:

- Ula parasini verecek misun?

Temel:

- Elbette vereceğum uşağum.

Fırıncı:

- Haçan parasini vereceksen ne diye rica edeyisun?

Oy ver:
loading
4(12 oy)

Küçük Temel, okul dönüşü annesine:

- Pugün öğretmen bir soru sordi, pir tek pen pildum!

- Aferun penum aslan uşağum, sori neyidu?

- Pizum evun adresi...

Oy ver:
loading
5(3 oy)

Antika eşya mağazasında müşteri satıcıya sordu:

- Bu kafatası gerçekten Kleopatra'ya mı ait?

Satıcı garanti verdi:

- Yemin ederim öyle!

Müşteri merakla tekrar sordu:

- Peki bu küçük kafatası kime ait?

- Bu da Kleopatra'nın çocukluk kafatası!...

Oy ver:
loading
1(2 oy)

Hasta, doktora derdini anlattı:

- Sabahları bir türlü yataktan kalkamıyorum. Canım hiç çalışmak istemiyor.

- Şikayetiniz bunlar mı?

- Evet.

- Bunun adı, tembellik.

- Biliyorum, doktor. Ama patronuma hastayım demek için bunun Latince bir adı yok mu?

Oy ver:
loading
4(7 oy)

Sayfalar