Kısa Fıkralar

Temel yağmurlu havada elinde şemsiyeyle gidiyormuş ama elindeki şemsiyenin ortasında bir delik olduğundan ıslanmaktan kurtulamıyormuş. Temel'in bu halini gören Dursun seslenmiş:

- Ha uşağum, eline sağlam pi şemsiye alaydun ya! Boyle yağmurda ıslanmazidun.

- Haçan olur mi? O teluği pen teldum. Yoksa yağmurun turduğuni nasil anlayacakidum?...

Oy ver:
loading
4(32 oy)

Bir gün bir kaynana geliniyle dolmuşa binmiş. Dolmuşta iki kişilik yan yana oturacak yer bulamamışlar. Gelin önde boş bir yere, kaynana arkada boş bir yere oturmuş. Muavin paraları toplarken kaynana, çıkarıp iki kişilik para vermiş. İki kez para vermemek için gelinine seslenmiş:

- Gelin... Ben arkadan veriyorum sen önden verme!...

Oy ver:
loading
3.5(32 oy)

Mehmet Akif Ersoy'un asıl mesleği veterinerliktir. Bir toplantıda Mehmet Akif'i küçük düşürmek isteyen bir zat, yanına gelip sormuş;

- Siz baytardınız değil mi?

Mehmet Akif hiç bozuntuya vermemiş.

- Evet, bir rahatsızlığınız mı vardı?!.

Oy ver:
loading
3.5(7 oy)

Bir fil bir karınca topluluğunun üstünden geçmiş. Karıncaların yarısı ölmüş, bazıları yaralanmış. Sağ kalanlardan biri üzgün üzgün file bakarken üstünde gezinen bir karınca görmüş ve:

- Ez onu ez, ez! diye bağırmış…

Oy ver:
loading
3.5(17 oy)

Adamın birisi eve geldiğinde karısının kolunda çok pahalı altın bir saat görünce şok olur. Onu nereden aldığını sorar. Kadın:

- Komşumuz Celal bey verdi, der.

Adam:

- Sana bedavaya bu kadar pahalı saati nasıl verdi? deyince...

Kadın:

- Ne bedavası canım? Bunu almak için ben de ona 6 saat verdim!...

Oy ver:
loading
4(45 oy)

Sayfalar