Fıkralar

Fıkra; çeşitli ortamlarda, gülme-güldürme amaçlı anlatılan, kısa hikalerdir.

Kimi insanlar olmayacak hevesler peşinde koşup durur. Nasreddin Hoca böylelerine ders vermek istemiş bir gün. Elinde koca bir bakraç yoğurt mayasıyla gölün kenarına gelmiş. Başlamış kaşık, kaşık dökmeye:

- Ne yapıyorsun Hoca? demişler.

- Göle yoğurt çalıyorum! demiş, kıs kıs gülerek.

- Olur mu? demişler. Göl yoğurt tutar mı hiç?

Hoca cevabı yapıştırmış tabii:

- Ya tutarsa?...

Oy ver:
loading
4.5(21 oy)

Berberin biri dükkanında çalışırken radyodan bir anons duyulur:

- Dikkat! Akıl hastanesinden bir deli kaçmıştır, çok tehlikeli ve saldırgan olduğundan sakın tartışmaya girmeyin ne derse yapın!

Berber, "Hay Allah neler oluyor?" derken birazdan içeri biri girer kotuğa oturur.

- Beni traş et!

Berber:

- Nasıl olsun efendim?

Adam:

- Kafamın tam tepesini traş et yanlar kalsın.

Berber:

- "Amma cins adam" der. Traşı yapar, bitirir.

Adam:

- Şimdi git biraz tütün ve köz getir.

Oy ver:
loading
2.5(11 oy)

Adamın biri işitme cihazı almak için bir mağazaya girmiş. Tezgâhtara; "Mümkünse ucuz bir şey olsun!" demiş. Tezgahtar adamı işitme cihazlarının olduğu kısma götürmüş:

- Efendim, demiş. Modellerimiz bunlar... Fiyatlarımız 2 dolar ile 2000 dolar arasında değişiyor.

Adam hemen sormuş:

- 2 dolarlık model, nasıl bir şey?

Tezgahtar hemen modelden bir numune çıkarıp anlatmaya başlamış:

Oy ver:
loading
5(13 oy)

Birkaç yüzyıl önce Papa bütün Yahudiler'in Roma'yı terk etmeleri gerektiğine karar verir. Doğal olarak Yahudi toplumundan büyük bir tepki gelir. Bunun üzerine Papa, Yahudi toplumundan önde gelen birisinin kendisiyle karşılıklı dini bir müzakere yapmasını önerir. Yahudiler kazanırsa kalacaklar, Papa kazanırsa gidecekler. Yahudiler çaresiz kabul eder ve temsilci olarak Moiz'i seçerler. Ancak Moiz’in Papa ile aynı dili konuşamaması nedeniyle müzakere de konuşmak yerine sadece işaret dilinin kullanılmasını teklif ederler. Papa kabul eder.

Oy ver:
loading
4(11 oy)

Evin sonradan görme hanımı, hizmetçisini tembihliyormuş:

- Misafirlerin yanında ne istersem isteyeyim, o şeyden bir tane bile olsa sen; "Hangisini efendim?" diye soracaksın.

Akşam bir karı-koca misafirliğe gelmiş. Önce çaylar içilmiş, sonra evin hanımı hizmetçiye seslenmiş:

- Üşüdüm bana kürkümü getir.

Hizmetçi tam da tembihlediği gibi sormuş:

- Hangisini efendim?

Hanım tarif etmiş ve hizmetçi hanımın kürkünü getirmiş. Daha sonra da hanım ne isterse hizmetçi sormuş; "Hangisini efendim?". Misafirleri uğurlarken hanım hizmetçiye seslenmiş:

Oy ver:
loading
4(8 oy)

Sayfalar