Karadenizli Fıkraları

Temel ile Dursun, parasızlıktan bıkıp para kazanmak ister ve karar verirler. Türkiye'yi bırakıp Amerika'ya giderler. Bir parkta otururlarken, Temel: "Dursun, biz burada ayrılalım ve 1 sene sonra bir daha burada buluşalım" der. Dursun da: "Tamam olur." der. 1 sene sonra Dursun parka gelir. Bir bakar Temel limuzinle gelir. Dursun şaşırır ve dayanamayıp Temele sorar:

- Ula Temel. Bu kadar parayı nereden buldun?

Temel:

- Ula bi tuvalet yaptım. 1 dolar atıyorsun, fermuarı indiriyor şeyini çıkartıyor işini yaptırıyor ve şeyini yerine koyup fermuarı kapatıyor. Makine hakkında devamını oku »

Temel bir gün doktora gitmiş. Doktor da teşhisi koymuş:

- Karnın su topluyor, adelelerinde kireçlenme var, böbreklerinde taş var!

Temel:

- Uyy desene toktor beton cibiyum daaa!...

Temel, İstanbul'a gitmiş. Boğaz köprüsünden geçerken bavulu denize düşmüş. Bir süre bavulun ardından çaresiz bakmış... Sonra da kendini teselli etmiş:

- Amaaan!... Düşerse düşsün, anahtarı bendedir!

Temel bir gün psikoloğa gitmiş. Derdini anlatmaya başlamış:

- Doktor bey, her gece rüyamda bir kapı görüyorum. Çekiyorum çekiyorum açılmıyor. Ne kadar zorlasam da kapıyı açamayıp, kan ter içinde uyanıyorum.

Doktor:

- Peki kapıda dikkatinizi çeken bir şey var mı?

Temel:

- Evet var. Üzerinde "İtiniz" yazıyor!...

Dursun izlediği resim programından etkilenip Temel'e sormuş:

- Ula Temel de bakayum; 17. yüzyıl ressamları hakkinda ne soyleyebilursun?

Temel hemen cevaplamış:

- Hepsi ölmüştür!!!