Karı-Koca Fıkraları

Karı-Koca fıkraları; evli çiftler arasında arasındaki atışmaları ve aldatma durumunu konu edinir. Araya bazen de kaynana muhabbeti girer.

- Bir düşün, dün akşam eve gidiyorum ve karım bir Fransız'la yatakta...

- Ne dedin peki?

- Hiçbir şey, Fransızca bilmiyorum ki!...

Oy ver:
loading
4(13 oy)

Erzurum'lunun biri İstanbul'a çalışmaya gider. Erzurum'a dönünce karısına; İstanbul'lu hanımların, akşam eve dönen kocalarını kapıda nasıl karşıladıklarını, "Hoş geldin kocacığım. Üşümüşsün. Yorulmuşsun." gibi nazik laflar ettiklerini anlatmış. Belli ki; o da karısının kendisini öyle karşılamasını istiyor. Akşam eve gelmiş... Kar, tipi, soğuk... Karısı kapıyı açmış:

- Uy kocacığım! İt gibi titriyirsin...

Oy ver:
loading
3.5(18 oy)

Kerem okeye dördüncü bulamadığı için eve erken gelmişti. Oturma odasında karısını okey arkadaşı Tahsin ile sarmaş dolaş otururken buldu. Kerem şaşkın bir şekilde bağırdı:

- Bana bunu nasıl yapabilirsin? Tahsin'e dördüncü adam olarak ne kadar ihtiyacımız olduğunu biliyorsun...

Oy ver:
loading
2.5(3 oy)

İki adam yolda karşılaştılar:

- Neyin var çok kötü görünüyorsun?

- Hayat, hep hayat...

- Geçer dostum geçer, gel birşeyler içelim...

- İçmek hep içmek...

- Haklısın gel yemeğe gidelim.

- Yemek hep yemek...

- Pekala gel bize gidelim, karım seni görünce sevinecektir...

- Yatmak hep yatmak...

Oy ver:
loading
5(1 oy)

İki adam evlilik yıldönümleri hakkında konuşuyolardı:

- Sizin yıldönümünüz de yaklaştı değil mi? Kaçıncı yıla gireceksiniz?

- Haftaya tam 10 yıl olacak...

- Ne güzel... Hanım için ne planladın?

- Avusturalya'ya götüreceğim...

- Oooo... Harika... Peki 20. yıl için planın ne uzaya götürmek mi?

- Hayır... 20. yılda gidip Avusturalya'dan geri almayı düşünüyorum!..

Oy ver:
loading
4(1 oy)

Sayfalar