Kısa Fıkralar

Denizli ve Bandırma spor kulüpleri maç yapmaktadırlar. Denizli taraftarları tezahürata başlarlar: "DENİZLİ! DENİZLİ! DENİZLİ!". Bandırma spor taraftarları altta kalırlar mı? Onlar da başlarlar tezahürat: "BANDIRMA! BANDIRMA!" Denizlili taraftarlardan hemen cevap gelir: "BANDIRCEZ! BANDIRCEZ!"

Futbol maçında seyirciler yanlış kararlar veren orta hakeme bağırmaktadırlar:

- İ...ne hakem, i...ne hakem!!!

Bu çirkin tezahürat üzerine orta hakem, yan hakemlerden birinin yanına koşar ve şiddetle çıkışır:

- İlişkimizden kimlere bahsettin?

Bir fil bir karınca topluluğunun üstünden geçmiş. Karıncaların yarısı ölmüş, bazıları yaralanmış. Sağ kalanlardan biri üzgün üzgün file bakarken üstünde gezinen bir karınca görmüş ve:

- Ez onu ez, ez! diye bağırmış…

Temel ava çıkmış, eli boş dönmemek için kasaptan bir tavşan almış. Eve gelince Fadime sormuş:

- Bu nedir? Soyulmuş tavşanı nasıl avladın?

Temel açıklamış:

- Sevişirken yakaladım!... Giyinmeye firsatı olmadı!...

Çok değerli olan kütüphanesini millete vakfeden Koca Ragıp Paşa, onların bakımı  için tanıdıklarından birini memur tayin eder. Bir gün ansızın kütüphanesini ziyarete giden Paşa, etrafı ve kitapları toz, toprak içinde bulunca canı çok sıkılır ve belli etmemeye çalışarak:

- Seni tebrik ederim yavrum, der. Gerçekten de gerçekten de emniyetli bir adammışsın. Teslim edilen şeylere hiç el sürmemişsin, âferin!